CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin Meclis grup toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Pazar günü uğradığı fiziksel saldırı sonrası Mecliste konuşan Özel, kürsüye çıktığı sırada ayakta alkışlandı.
Saldırıyla "Ankara'ya dönün ve partinizde oturun" mesajı verildiğini söyleyen Özel, "Yarın Beyazıt Meydanı'nda, cumartesi Van'da, 19 Mayıs'ta İzmir'deyiz; cevabımız budur" dedi.
Özel ayrıca saldırgan Selçuk Tengioğlu'nun ocak ayında İstanbul Büyükşehir Belediyesine gelip "Koğuşta birlikte yattığım arkadaşlara talimat verildi. İmamoğlu’na suikast yapılacak" ihbarında bulunduğunu ve olayın polise iletildiğini aktardı, konunun araştırılmasını istedi.
Özel, konuşmasına 6 Mayıs 1972'de katledilen 68 kuşağının devrimci önderleri Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ı anarak başladı ve "Üç fidanımızın önünde bir kez daha saygıyla eğiliyorum" dedi.
İstanbul'da Atatürk Kültür Merkezi'nde pazar günü Sırrı Süreyya Önder için düzenlenen cenaze töreninden çıkışında Selçuk Tengioğlu isimli şahsın saldırısına uğrayan Özel, "Sırrı ağabeyi cennete yollayacağımız gün başla bir şey oldu, bir saldırı gerçekleşti. O evlat katili bizim canımızı yakamaz. Canımı yakan, o gün uzun uzun Önder'in yaptıkları, hayatı konuşulacakken, barış, kardeşlik konuşulacakken saldırı konuşuldu" dedi.
Saldırıya dair değerlendirmesini paylaşan Özel, "Saldırı bize, bana, size, hepimize yazılmış bir açık mektuptur. Bir ihtar çektiler. İlk gün dediğim yerdeyim. Hiçbir siyasi partiyi, oluşumu doğrudan sorumlu tutmuyorum. Kimin yaptığını araştırmak savcının, polisin, devletin görevidir. Bütün bağlantılarına ulaşmak görevleridir. AKP yönetimi, iktidarının 23'üncü yılında bir büyük sınav verecek. Eğer bu işin uzandığı her yere kadar dosdoğru bir soruşturma ve kovuşturma yapılırsa ne ala, hiçbir problem yok. Ama işin ucu bir yerlere gittiğinde tıkanırsa, o zaman o bir yeri de bunun üstüne gitmeyeni de konuşmak benim hakkım olur" dedi.
Geçmiş olsun dileklerini iletenlere teşekkür eden Özel şöyle devam etti:
"Birileri bize şunu söylüyor: 'Biz Türkiye'yi bir noktaya getirdik, bir şeye karar verdik. Siz bu kararın önünde engelsiniz. Direniyorsunuz, itiraz ediyorsunuz hatta yaptığımız işi darbe olarak nitelendirip bu kurduğumuz planı bozmak için mücadele ediyorsunuz. Sokağa çıkıyorsunuz. Meydanları dolduruyorsunuz. Her hafta miting, sürekli gündemde tutuyorsunuz. Durun, oturun, Ankara'ya dönün ve partinizde oturun.' Bunu da çok net bir şekilde mektubu kalın kalın yazarak yollamışlar. Kimi yolluyor, bir evlat katilini! Diyor ki 'Evladını öldürmüş sana mı kıymayacak. Evladını öldürmüş birinin eli sana değdi, bugün eli boştu, yarın başka bir şey olabilir' diyor. 'Sen beyanına bakma, onu biz yolladık. Geçeceği güzergahı bildirdik, onu iki saat orada biz beklettik ve sana sokakta saldırttık' diyor. Yoksa AKM'de yanıma da oturtabilirlerdi onu. 'Artık dönün, partinizde oturun, planımızı bozmaya, Türkiye'yi ayağa kaldırmaya, hakkınızı aramaya kalkmayın' diyor."
"Bu mektubu yazdılar, yolladılar, okuduk. Bir cevabımız olacak mı, olacak. Yarın akşam Beyazıt Meydanı'ndayız. Cumartesi Van'dayız. 19 Mayıs'ta İzmir'deyiz. Cevabımız budur. Okudunuz mu cevabımızı! Hadi oradan! O evlat katilinin elini çıplak yollayana söylüyorum, cesaretin varsa doldur da yolla! Hodri meydan!"
"Bilgi vereyim. Arkadaşlar detaylarını paylaşsınlar. Bu yılın ocak ayında evlat katili saldırgan İBB’ye gelir. -Şimdi tutuklamaya sevk etmişler. Işık hızıyla da tutuklamışlar. Bu soru sorulmadıysa bir geri çağırsınlar.- İBB’ye gelmiş. ‘Koğuşta birlikte yattığım arkadaşlara talimat verildi. İmamoğlu’na suikast yapılacak’ demiş. 'İhbar etmeye geldim' demiş. Bakın, nasıl bir koğuşta yatmış? Bu irtibatta olduğu arkadaşları kimmiş? Bizimkiler polisi çağırıp, iki polise vermişler. 'Alın, dinleyin, bu böyle iddiada bulunuyor' diye."
Kaynak: Haber Merkezi