Davutoğlu ‘Daha fazla savaş, daha fazla operasyon’ açıklaması yaptı, ‘Herkesin aklını başına alma günü gelmiştir’ diyerek tehdit etti. Davutoğlu, HDP’nin barajı aşması ile tek parti iktidarını kaybeden AKP’nin neden Kürt hareketine karşı savaşa sarıldığını da sözleri ile açık etti: “Demokratik seçimlere müdahale etmeye cüret gösterdiler”

Ahmet Davutoğlu IŞİD’e karşı operasyon olarak servis edilen ancak sosyalistleri ve Kürt hareketini hedefleyen operasyonlar hakkında 22 ilde 590 kişinin gözaltına alındığını şu sözlerle duyurdu: “Şu anda 590 terör örgütüyle iltisaklı, potansiyel tehdit eden unsur gözaltına alınmış durumdadır.” Davutoğlu’nun IŞİD ile PKK ve DHKP-C’yi aynı cümle içinde “3 terör örgütü” ifadeleri ile eşitlemesi dikkat çekti.
‘Türkiye demokratik bir devlet’
Davutoğlu sosyalistlerin gözaltına alındığı, muhalif sitelerin sansürlendiği, sendika genel merkezlerinin basıldığı bir anda yaptığı açıklamada “Kamu düzeni söz konusu olduğunda Türkiye, demokratik bir devlet olduğu gibi demokratik hukuk devletidir” ifadeleri ile başladığı cümlesini ise “Hukuk dışına çıkan her eylem mutlaka cezalandırılacaktır” ifadesi ile tamamladı. Reyhanlı, Diyarbakır, Suruç gibi saldırıların gerçek faillerini gizleyen gayri meşru AKP hükümetinin başbakanı “Hiçbir suçta faili meçhul bırakılmayacaktır” derken “Ceylanpınar’da dolaylı, doğrudan iltisaklı herkes gözaltına alınmıştır, alınmaya devam edilecektir. Kimin burada bir parmağı varsa o iki polisimizi alçakça şehit edenlerin hepsinin hesabı sorulur” ifadelerini kullandı.
Davutoğlu’ndan tehdit: ‘Herkesin aklını başına alma günü gelmiştir’
Ahmet Davutoğlu açıklamasında doğrudan Kürt hareketi ve muhalif güçleri tehdit etti: “Kimse Türkiye Cumhuriyeti devletine ve milletimize tehdit dili kullanmasın. Tehdit eden mukavelesini görür. Rüzgar eken, fırtına biçer. Kamu düzenini bir kez tehdit ettiklerinde, onların tehdit için kullandıkları maşalar ya da aldatılmış bazı çevrelere değil, doğrudan bu tehdidi oluşturan merkeze gerekli cevabı veririz. Onun için herkesin aklını başına alma günü gelmiştir.”
Davutoğlu Suruç katliamındaki sorumluluklarını görünmez kılmak için diğer partilere yaptığı çağrının kabul görmemesi ile ilgili de şu ifadeleri kullandı: “Günlerdir, Suruç olayından bu yana bütün parti liderlerine çağrıda bulunuyorum, gelin beraber teröre ve şiddete karşı ortak deklarasyon yayınlayalım diye. Olumlu cevap alabildik mi? CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu’na buradan teşekkür ediyorum. Onun dışında, çağrımıza kulaklar tıkandı.”
‘Huzur ve sükun’
Davutoğlu operasyonların devam edeceğini de “Bu noktasal bir operasyon değildir, bir süreçtir. Türkiye’yi tehdit sürdüğü sürece de devam edecektir, tehdit unsurları bir şekilde Türkiye’ye başkaldırdıklarında da en sert şekilde mukabele edecek şekilde hazırlıklarımız vardır. Bütün vatandaşlarımızın huzur ve sükun içinde devlete ve hükümete güven duygusuyla hareket etmelerini rica ediyorum” ifadeleri ile vurguladı.
Davutoğlu operasyonların devam edeceğini ise şu sözlerle duyurdu “Suriye’de üçüncü dalga Irak’ta da ikinci dalga operasyonları başlatma talimatı verdik. Bu operasyonlar havadan ve karadan devam ediyor. Kararlığımızdan kimsenin şüphesi olmamalıdır. Bu operasyon karar askeri yetkililer, emniyet görevlileri, Bakanlar Kurulu’nda ve Milli Güvenlik Kurulu’nda yaptığımız görüşmeler çerçevesinde hayata geçirilmiştir.”
Barzani ile görüştük
Davutoğlu PKK kamplarına yönelik operasyonları Barzani ile işbirliği halinde gerçekleştirdiklerini ve Barzani’nin kendilerine “dayanışma” gösterdiğini ise “Bugün sabah Sayın Mesut Barzani ile bir görüşmemiz oldu. Sayın Barzani ile 1 saate aşkın, bir durum değerlendirmesi yaptık. Ben kendilerine Türkiye’nin Kuzey Irak’ta özellikle operasyonun amaçları ve çerçevesini aktarma imkanı buldum. Sayın Barzani, Türkiye’nin gerek DAEŞ ile gerek PKK’ya yönelik operasyonlarının haklı temellere dayandığını ve bu çerçevede Türkiye ile dayanışma içinde olduklarını bir kez daha ifade ettiler” cümleleri ile açıkladı.
‘Seçimlere müdahale etme cüreti gösterdiler’
Davutoğlu Erdoğan talimatı ile seçim öncesi bitirilen çözüm sürecine ilişkin de açıklamalar yaptı. HDP’nin barajı geçmesi ile tek parti iktidarını kaybeden AKP’nin neden savaş silahına sarıldığını da Davutoğlu’nun sözleri açık etti. Davutoğlu,” demokratik seçimlere müdahale etmeye cüret gösterdiler” diyerek Kürt hareketini hedef aldı.
Davutoğlu’nun çözüm sürecine ilişkin açıklamaları şöyle “Çözüm süreci milli birlik kardeşlik süreci gibi değişik dönemlerde sürdürülen süreç bizim için tarihidir. 2013 Mayıs’ında Türkiye’deki silahlı unsurların Türkiye’yi terk etmesi sürecine gelinmişti. Muhatabımız da sadece bir kesim değim bütün vatandaşlarımızdı. Bakın 2015’in Temmuz’undayız. Bırakın ülkeyi terk etmeyi gittikçe silahlanarak çözüm sürecini istismar eden bir yola girdiler. Sabırla, sürekli bu unsurlara Türkiye’ye terk etmeleri çağrısında bulunduk. Bu unsurlar bir taraftan baskıları artırarak demokratik seçimlere müdahale etmeye cüret gösterdiler diğer taraftan Suriye’deki süreci kullanarak farklı üsluba yöneldiler. Çözüm sürecini istismar eden kim olursa olsun tutumumuzu açıkça ortaya koyacağız.”
Barış yürüyüşü yasağı
İstanbul Valiliği’nin yasaklandığı Barış Yürüyüşü hakkında sorulan sorulara ise AKP’nin ezber cevabını veren Davutoğlu “İstanbul’da bellidir. 8 nokta tespit edilmiştir. Gitsinler orada barış içinde toplansınlar. Güvenlik güçlerimiz güvenliklerini sağlayacak” dedikten sonra kullandığı “Ama şunu söylüyorum hiçbirinin elinde silah ve maske olmayacak” ifadeleri ile “maske” gerekçesi ile polisin saldırdığı eylemleri hatırlattı.
Meclis çarşamba toplanacak
Davutoğlu TBMM’nin toplanmasına ilişkin ise şu ifadeleri kullandı “Dün Meclis Başkanımız’la görüştük. Olağanüstü toplantı talebine olumlu yaklaşıyoruz. Muhtemelen Çarşamba günü yapılacak. Bilgilendirme yapacağız. Orada bir deklarasyon çıkarsa memnuniyet duyar, “Kapalı kulaklar açıldı” deriz.
Sendika.Org