Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA

Dünya Sulak Alanlar Günü protestosu: İznik Gölü’nü savunuyoruz

Bu yılki teması “Ortak Geleceğimiz İçin Sulak Alanları Korumak” olan Dünya Sulak Alanlar Günü’nde Bursa’nın doğa ve yaşam savunucuları, İznik Gölü kıyısındaydı.

Haber Giriş Tarihi: 02.02.2025 16:55
Haber Güncellenme Tarihi: 02.02.2025 17:07
Kaynak: Haber Merkezi
Dünya Sulak Alanlar Günü protestosu: İznik Gölü’nü savunuyoruz

Bursa Kent Konseyi, Osmangazi Kent Konseyi, Nilüfer Kent Konseyi, Mudanya Kent Konseyi, Gemlik Kent Konseyi, İznik Çevre ve Yaşam Platformu ve DOĞADER’in çağrısıyla Bursa’da İznik Gölü’nü yok eden çalışmalar 2 Şubat Dünya Sulak Alanlar Günü’nde protesto edildi.  Gölün 2022 yılında 4. Dünya Göçebe Oyunları için tahrip edilen kıyısında yapılan açıklamada konuşan İznik Çevre ve Yaşam Platformu adına konuşan Kazım Sargın, yaşam alanlarına sahip çıkacaklarını, İznik’in gölüyle birlikte var olduğunu ifade etti. 

Bursa Kent Konseyi Çevre Meclisi Başkanı Dr. Özge Sivrioğlu katılanlar adına yaptığı açıklamasında, sulak alanların kritik rolüne rağmen, en yüksek azalma, kayıp ve bozulma oranlarına sahip ekosistemler arasında yer aldığına dikkat çekerek, sulak alanların insan faaliyetleri sonucu ormanlardan üç kat daha hızlı yok olmakta olduğunu söyledi.

“Ülkemizde toplam 122 adet sulak alan bulunmaktadır ve bunların 3 tanesi Bursa’dadır. Uluabat Gölü Ramsar Sözleşmesi kategorisinde olup, Kocaçay Deltası ve İznik Gölü, “Ulusal Öneme Haiz Sulak Alan” kapsamında korunmaktadır. İznik gölü sulak alanı sık sazlıkların arasında karışık koloniler kuran küçük karabatak ve gece balıkçılı ile Önemli Kuş Alanı (ÖKA) statüsündedir.” diyerek sözlerini sürdüren Sivrioğlu, gölün önemli kuş göç yolları üzerinde olduğunu belirtti. Bilimsel veriler ışığında 1978 yılından bu yana göl seviyesinde azalma yaşandığını söyleyen Sivrioğlu, su kullanım izinlerinin sadece gölün etrafındaki sanayi tesisleri ile sınırlı olmayıp, havza dışındaki sanayi tesislerine de sağlandığına dikkat çekti. Göl havzasındaki tahribatın onarılması için yapılması gerekenleri sıralayan Sivrioğlu,  Göl yakın çevresinde ve havzasında aşırı su kullanan ve atık üreten sanayi tesislerine kesinlikle izin verilmemesi gerektiğini ifade etti. 

"Uluabat Gölü'nden selam getirdik"

Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Emre Karagöz, “Su kaynakları gasp edilen Uluabat Gölü’nden selam getiriyoruz. Bilinçsiz tarım ilacıyla zehirlenen Uluabat Gölü’nden selam getirdik, yasak kaçak avlanma yapan suyun derinliği 3 metrenin altına düşen Uluabat Gölü’nden selam getirdik, kanallarla suları güya ‘teknik’ organize sanayi bölgelerine taşınan Uluabat Gölü’nden selam getirdik ve yarın bir göl olamayacak Uluabat Gölü’nden selam getirdik İznik Gölü’ne.” diyerek sulak alanların korunması için verilen mücadeleyi selamladı. 

“Bugün buradayız, İznik Gölü’nün kıyısındayız. Çünkü bir derdimiz var, İznik Gölü can çekişiyor. Bunun sebebi maalesef, yanlış sulama politikaları, sanayileşme ve çevresel kirlilik. Buna artık dur demeliyiz.” diyen Osmangazi Kent Konseyi Başkanı Fatma Çil Yılmaz, İznik Gölü’nün sesine ses olacaklarını söyledi. 

“Çevreyi katledenlere karşı savcı olmak zorundayız”

İznik Gölü için verilen mücadelenin önemine değinen Mudanya Kent Konseyi Başkanı Ozan Kozan, 1994 yılında Türkiye’nin de taraf olduğu Ramsar Anlaşması’na rağmen doğal yaşamın korunmasına dair herhangi bir çalışmanın olmadığına dikkat çekti ve “Artık çevreyi katledenlere karşı aktivist olmak yerine savcı olmak zorundayız” dedi.

Kirlilikten göle girişler yasaklanıyor

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri tarafından açıklanan kimyasal kirlenme, biyoçeşitlilik kaybı ve küresel iklim krizi olmak üzere dünyanın yaşadığı üç büyük tehlike olduğunu söyleyen Bursa Barosu avukatlarından Erol Çiçek göl kıyısında yapılanları şöyle aktardı:

“Üzerinde bulunduğumuz alan okçuluk oyunlarının yapıldığı alan. Bu alanın bir kısmı sürdürülebilir kullanım bölgesindeydi, diğer bir kısmı da kontrollü kullanım bölgesindeydi. Burayı daha önce görseydiniz dozerler çalışıyordu, ot çıkmaması için spreyleme yapılıyordu, sonrasında da gördüğünüz tesisler yapıldı. Buna karşı dava açtık, mahkeme hiç oralı olmadı, yürütmenin durdurulması kararını önce reddetti, arkasından da davayı reddetti. Her davada keşif kararı veren Bursa İdare Mahkemeleri burayı gelip görme ihtiyacı bile duymadı. Keşif bile yapmadan davanın reddine karar verdiler.”

Gölün tarımsal ilaç kullanımı bakımından 4. sınıf kirli su durumunda, ağır metal kirliliği bakımından ise sınırda olduğunu söyleyen Çiçek, bölgede yetişen marullarda bazı değerlerin aşıldığının raporlandığını, gölde mayıs sonu haziran başında patlayan bakteri çokluğundan suya girme yasağının ilan edildiğini de vurguladı. 

İznik Doğa ve Kuş Parkı projesi hayata geçirilmeli

Bu alanın aynı zamanda 6 kilometrelik kıyı şeridine sahip, 178 hektar büyüklüğünde İznik Doğa ve Kuş Parkı’nın proje alanı olduğunu belirten İznik Çevre Platformu’ndan Özlem Rodoplu, Kuşbank kayıtlarına göre 2011 yılından bugüne 222 kuş türünün İznik Gölü’nde kayda geçirildiğini söyledi. Sadece 4 gün süren 4. Dünya Göçebe Oyunları için alanda bir helikopter pisti dahil olmak üzere asfalt dökülen bölümler, doğadan söküp alınması çok zor olan mıcır dökülmüş bölümler ile alt yapısı dahil oba çadırlarının olduğu büyük bir kamp alanının bu korunması gereken alanda mevcut olduğunu belirtti. 

Bu proje alanında ağaç parkı denilen arboretumun, kuş araştırma, halkalama ve rehabilitasyon merkezinin ve bir ornitoloji müzesinin yapılmasını öneren Rodoplu, oba çadırlarının da eko-turizme ve bölgede bilimsel çalışmalar yapacak ekiplerin kullanımına açılmasını istedi. İznik Doğa ve Kuş Parkı projesinin bu alanı korumak için önemli olduğunu belirterek, İznik Belediyesi’nin, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin ve konuyla ilgili tüm kuruluşların bu talebi dikkat almalarını söyledi. 

 

Kaynak: Haber Merkezi

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.