İzmir, Anlara ve İstanbul’da sabah saatlerinde birçok eve baskın düzenlendi. 1 Mayıs öncesi yapılan baskınlarda çok sayıda kişi gözaltına alındı.
İzmir'de aralarında üniversite öğrencileri, sendikacılar ve Emek Partisi, SOL Parti, TİP ve Partizan üyelerinin de olduğu çok sayıda kişi İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik yolsuzluk operasyonuyla başlayan protesto eylemlerine katıldığı gerekçesiyle gözaltına alındı.
Aralarında Eğitim Sen İzmir 5 No’lu Şube Başkanı Savaş Candemir ile eşi Gülsen Candemir ve Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS) üyesi Necat Sezginer'in de bulunduğu 41 kişi gözaltına alındı.
İstanbul’da dün Beyoğlu'nda düzenledikleri basın toplantısıyla Taksim’e çağrı yapan 1 Mayıs 2025 Taksim Tertip Komitesi üyeleri de gözaltına alındı.
Karayolları Taşımacılık ve Emekçileri Sendikası (Kataş-Sen) Genel Başkanı Şahin Başaraner, Limter-İş sendikası Genel Başkanı Kanber Saygılı ile İnşaat İşçileri Sendikası (İnşaat-İş) Örgütlenme Sekreteri Yunus Özgür de aralarında bulunduğu 8 kişi gözaltına alındı.
Ankara’da ise Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Şube Başkanı Avukat Ezgi Önalan'ın evine sabah saatlerinde polis geldi. Evde arama yapılmak istenmesine Önalan izin verdi.
ÇHD İstanbul Şubesi X hesabından yapılan paylaşımda şu ifadelere yer verildi; “Bu sabah Ankara merkezli siyasi şube operasyonu kapsamında iki müvekkili hakkındaki arama kararı gerekçe gösterilerek şube başkanımız Av. Ezgi Önalan’ın evi basılmış, arama yaptırılmamıştır. Keyfi baskınlarınızla yılmayacağız, devrimcilerin avukatlığını yapmaya devam edeceğiz!”
Ayrıca Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen bir soruşturma kapmasında 16 kişi hakkında gözaltı kararı verdi.
Eğitim Sen İzmir 5 No’lu Şube, şube başkanı Savaş Candemir ve eşi Gülsen Candemir’in bu sabah gözaltına alınmasına tepki gösterdi. Şube yürütme kurulu tarafından yapılan açıklamada, “Bu sabah şube başkanımız ve eşinin gözaltına alındığını üzülerek, ama ne yazık ki alışık olduğumuz bir tabloyla yeniden karşılaşarak öğrendik” denildi.
Kaynak:Evrensel
Açıklamada, gözaltıların 1 Mayıs öncesinde emek ve demokrasi mücadelesine yönelik bir gözdağı niteliği taşıdığı ifade edilerek şu sözlere yer verildi:
“İzmir’de geçtiğimiz günlerde yaşanan gözaltıların ardından bugün yaşanan bu yeni operasyon, sadece bir hukuk ihlali değil, aynı zamanda 1 Mayıs’a giden yolda emekçileri alanlardan uzak tutma, korku iklimi yaratma ve sendikal mücadeleyi bastırma girişimidir.”
Sendika, yaşananların hukuksuz olduğunu vurgulayarak, sendikal faaliyet yürütenlerin hedef alınmasını kabul etmediklerini belirtti. Açıklamanın devamında şu ifadeler dikkat çekti:
“Ne sabah baskınlarıyla ne gözaltılarla ne de tehditlerle bizleri mücadelemizden vazgeçiremezsiniz. Hukukun asgari ilkeleri bile hiçe sayıldığı bir ortamda, bu karanlığa karşı başta eğitim emekçileri olmak üzere, 1 Mayıs alanlarını doldurarak güçlü bir yanıt verilecektir.”
Şube yönetimi, gözaltına alınanların derhal serbest bırakılmasını talep ederken, tüm emek ve demokrasi güçlerine de dayanışma çağrısında bulundu.
İzmir Barosu da “Demokratik hakları kullanmak suç değildir. Gözaltılar derhal serbest bırakılsın” çağrısıyla yazılı basın açıklaması yayımladı.
Barodan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi; “Bugün sabah saatleri itibariyle çok sayıda yurttaşımızın Mart ayındaki protestolarla ilgili gözaltına alındığını öğrenmiş bulunmaktayız. Demokratik haklarını kullanan yurttaşlarımızın gözaltı / tutuklama uygulamalarıyla susturulmak ve sindirilmek istenmesini kabul etmiyor, gözaltındaki tüm yurttaşlarımızın yanında olduğumuzu bir kez daha belirtiyoruz. Gözaltılar derhal serbest bırakılsın!”