Öğrencilere sınav yapılması doğru değil

Türkiye’de koronavirüs vaka sayılarının artması ile okullardaki eğitim öğretim faaliyetleri çevrim içi yapılmaya karar verildi. İnterneti ve bilgisayarı olmayan birçok öğrenci uzaktan eğitime erişemiyor. Uzaktan eğitimde yaşanan sorunlar artık çok ciddi dönüşleri olmayan yollara girerken Milli Eğitim Bakanı hala hiçbir önlem almıyor.

Koronavirüs salgınında eğitimde yaşanan sorunları Eğitim Sen Bursa Şube Başkanı Derviş Erdem Bursa Muhalif’e değerlendirdi.

Uzaktan eğitime erişim sağlanamıyor

Pandeminin başından beri uzaktan eğitim sürecinin EBA ve Zoom üzerinden devam ettiğini ve beraberinde birçok soruna sebebiyet verdiğini söyleyen Derviş Erdem, “İnternet erişimi olmayan çok fazla öğrenci var, eksiklikleri karşılanmış durumda değil. EBA ve Zoom üzerinden erişimi olan öğrencilere ders verdiğimizde de birçok sorunla karşılaşıyoruz. Öğrenci dersten kopabiliyor, biz kopuyoruz dersten. Geçtiğimiz günlerde bağlantı sorunundan dolayı ilk on beş dakika derse giremedim, bazen hiç derse giremiyorum ben giremeyince ne oluyor, öğrenci de derse giremiyor. Bağlantı sorunu yaşıyoruz sürekli. Bakanlığın açıkladığı verilerde dört milyondan fazla öğrenci cep telefonu ile derse giriyor. Cep telefonu ile girmek ne demek, öğrenci sadece dersi izliyor. Bunlar üniversite öğrencisi değil ki. Bunlar ilkokul, ortaokul, lise öğrencileri. Sadece izlemekle olacak işler değil karşılıklı etkileşim olması gerekiyor. Öğretmen ekran paylaşımı yaptığı zaman çocuğun cep telefonundan görmesi ne kadar sağlıklı olabilir? Bakanlığın acil bir çözüm bulması gerekiyor.” dedi.

Bakanlığın 1.5 milyon tablet dağıtacağını ve bunların bakanlığın ayırdığı bütçeden olmadığını, dile getiren Erdem, tabletlerin bağış ve kampanyayla toplandığını ve hala öğrencilere dağıtılmadığını, dağıtılsa bile ihtiyaca cevap verecek durumda olmadığını ifade etti. 

Öğrencilerin geleceği ile oynanılmaz

Öğrencilerin uzaktan eğitime erişimi olmadığı bir zamanda öğrencileri sınavlarda tüm müfredattan sorumlu tutmalarının yanlış bir anlayış olduğunu vurgulayan Erdem, “Lise son sınıf öğrencisi bazen derse giremiyor, öğretmende bazen bağlantı sorunundan kaynaklı derse giremiyor. Yüz yüze eğitim başladığı zaman öğrenciler haftada iki gün okula geliyordu. Şu an değil iki gün, okula bile gelemiyor bu çocuklar. Müfredattan nasıl sorumlu tutulacaklar? Bu zamanda çocuklara sınav yapılması doğru bir karar değil. Çocukların geleceği ile oynamanın bir anlamı yok. Genel Merkez’deki arkadaşlarımız bu konu ile ilgili dava açmayı düşünüyorlar.” açıklamasında bulundu.

Vakaların fazla olduğu bir zamanda öğretmenlerin haftada bir kez okula gitmesinin onların, ailelerinin sağlığını riske attığını ifade eden Derviş Erdem, Bursa’da her okulda en az bir öğretmenin pozitif olduğunu ve haftada bir kez okula gidildiğinde bulaşacağını söyledi.

Öğretmenler için acil çözüm üretilmeli

Öğretmenlerin sorunlarına da değinen Erdem, “İngilizce ve Din Kültürü derslerinin olduğu zaman sınıf öğretmeni arkadaşlarımızın ücretlerini kesiyorlar. Yüz yüze eğitim varken aldığımız ücretleri uzaktan eğitimde kesmenin bir anlamı yok. Öğretmen arkadaşlarımız bu süreçte öğrenciler için elinden gelen her şeyi yapıyor. Bizler çok fazla efor harcıyoruz, dersler için sürekli hazırlık yapıyoruz. Hala bizim ders ücretlerimiz kesiliyor, bizim ders ücretlerimizi arttırmak yerine ders ücretlerimizi kesiyorlar. Öğretmen arkadaşlarımız zor durumda kalıyor buna acil bir çözüm üretilmesi gerekiyor.” diyerek eğitim emekçilerinin pandemide yaşadığı hak kaybına dikkat çekti. 

BursaMuhalif.com/Sibel KAHRAMAN