Sağlık emekçileri ‘vergide ve gelirde adalet’ talebiyle her hafta çarşamba günü yaptıkları eylemlerine devam ediyor. Bursa’da sağlık emekçileri 51 haftadır eylemlerini sürdürüyor.
Sağlıkta ticaret çeteleşmeyi getirdi, can aldı, performans halkın sağlığını kötüleştirdi, sağlık çalışanlarını tüketti vurgusu yapılan açıklamada, “Sağlık Bakanlığı, birinci basamağı ücretli hale getirmeye, Aile Sağlığı Merkezleri (ASM)’ni mesai saatleri dışında ücretli olarak fitoterapi ve Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp (GETAT) uygulamalarının yapılabileceği bilimsel dayanağı olmayan tedavi merkezlerine dönüştürüyor. GETAT uygulamalarının birinci basamakta yeri olmadığını biliyoruz. Birinci basamak sağlık hizmetlerinin amacı fitoterapi uygulamak değil, toplumun sağlığını korumak, hastalanmalarını önlemek olduğunu hatırlatıyoruz. Biz aşı tereddüdünü önleyin, aşı gönderin bebekler ölmesin diyoruz. Onlar birinci basamağı da ücretli hale getirip bilimsel geçerliliği olmayan tedavi yöntemlerinin uygulandığı merkezlere dönüştürüyorlar” denildi.
Hastalarımız gibi biz de ekonomik krizin yükü altında eziliyoruz vurgusu yapılan açıklamada, “Patronlardan almadığınız vergiyi bizim sırtımıza yüklemeyin diyoruz. Ebe, hemşire arkadaşlarımız açlık sınırına yakın bir ücrete mahkûm ediliyor. Maaşlarımız yoksulluk sınırına ulaşamıyor ama vergimiz patronlardan aşağı değil. Bizden toplanan vergilerin bir kısım yandaş patrona, bankalara, geçiş garantili yollara, hasta garantili hastanelere aktarıldığını görüyoruz. Bu kaynakların sağlığa ayrılması gerektiğini söylüyoruz. Sağlık haktır, ücretsiz olmalı diyoruz. Sağlık çalışana insanca yaşama koşulları sağlanmalıdır diyoruz. Bizi duymayanlara karşı emeğimizi korumak, sağlık hakkını korumak için 14 Mart’ta iş bırakıyoruz” ifadeleri kullanıldı.
Sağlık sistemimiz çökmüştür ancak başka bir sağlık sistemi mümkündür ifadelerine yer verilen açıklamada, “Sağlık Emekçileri olarak biz bunun mümkün olduğunu biliyoruz. Sağlıkta dönüşümün, sağlıkta ticarileşmenin, taşeronlaşmanın, sağlık emekçisini sömürmenin, hastalarımızı müşteri olarak görmenin bakanlığın tercihi olduğunu biliyoruz. Bu nedenle 14 Mart’ta iş bırakıyoruz ve güvenli, bilime dayalı, sağlığımızı ve emeğimizi koruyan bir sağlık sistemi talebi olan herkesi de bu iş bırakmaya katılmaya, desteklemeye davet ediyoruz. Vergi kesintilerinin yıl içinde sabit kalmasını ve kesinti oranının en fazla %15 ile sınırlanmasını istiyoruz. “Eziyet Yönetmeliği’nin iptal edilmesini ve ilan ettiğimiz taleplerin karşılanmasını istiyoruz. Sağlık hizmetleri kar amaçlı değil toplum yararına, koruyucu sağlık hizmetlerin öncelendiği, bilime dayalı tedavi hizmetlerin yaşam bulduğu sağlık sistemi için, sağlık çalışanlarının hakları için mücadelemizi sürdüreceğiz” denildi.
Kaynak: Haber Merkezi