Bakan Işıkhan, 2002 yılında en düşük devlet memuru maaşının 392 lira olduğunu, 2025 yılı itibarıyla bu maaşın 43.726 liraya yükseldiğini belirterek, kamu görevlilerinin refah düzeyinde önemli bir iyileşme sağlandığını açıklamasına. Sağlık Çalışanları Hak ve Mücadele Derneği (SAHADER) tepki gösterdi.
2002 yılında 26 lira olan çeyrek altın fiyatıyla, bir devlet memuru maaşı 15 çeyrek altın satın alabiliyordu diyen Sağlık Çalışanları Hak ve Mücadele Derneği (SAHADER) Başkanı Abdurrahman Aktürk, “2025 yılında ise çeyrek altının fiyatı 6.800 liraya yükseldi. Bu durumda aynı memur maaşıyla yalnızca 6 çeyrek altın alınabiliyor. Yani maaşlar nominal olarak 111 kat artmış olsa da, çeyrek altın bazında memurun alım gücü %57 azalmış durumda. Bugün en düşük memur maaşı 43 bin lira olmuş olabilir ama bu artış, hayatın pahalılaştığı ve temel ihtiyaçların fiyatlarının katlandığı bir ülkede gerçek bir refah anlamına gelmiyor. 2002 yılında maaşıyla 15 çeyrek altın alan bir memur, artık sadece 6 çeyrek alabiliyor. Bu, göz boyayan bir artıştır; maaş yükselmiş gibi görünse de memurun cebine giren değer düşmüştür” dedi.
Bu tarz hesaplamaların sadece altınla değil, gıda, barınma ve enerji fiyatlarıyla da yapılması gerektiğini vurgulayan Aktürk, “Memura yapılan zamlar kadar, çarşı pazardaki fiyatlar da konuşulmalı. Aksi halde bu söylemler, ekonomik gerçekliğin üstünü örten bir perde olmaktan öteye gitmez. Sonuç olarak, maaş artışları rakamsal olarak yüksek görünse de, memurun günlük yaşamda ne alabildiği belirleyici oluyor. Altın gibi ekonomik değeri uzun yıllar boyunca istikrarlı biçimde artan kalemler karşısında yapılan bu tür karşılaştırmalar, alım gücündeki gerçek kaybı gözler önüne seriyor. Bugün bakan Işıkhan; memuru enflasyona ezdirmedik diye açıklama yapıyor ancak son toplu sözleşmeler göz önüne alındığında memurun neredeyse yıllardır yalnızca enflasyon farkı alarak fakirleştiği açıktır” dedi.
Kaynak: Haber Merkezi