Bütün yıl çalışıp didinen yurttaşın senede birkaç gün de olsa tatile gitme hevesi ekonomik sebeplerden dolayı kursağında kaldı.Bu yıl da bütçelerinin tatil planı yapmaya el vermediğini söyleyen Bursalı yurttaşlar, bırakın tatile gitmeyi seçim sonrası, yağmur gibi yağan zamlardan sonra, ay sonunu dahi getiremediğini ifade etti.
Türkiye’de son günlerde en çok konuşulan temel konu Türk lirasının değer kaybı olurken, hayat pahalılığı ve geçim sıkıntısı yurttaşa tatili unutturdu. Orta gelirli bir aile için bile gün geçtikçe zorlaşan tatil hakkı, asgari ücretli için ise yalnızca hayal oldu. Turizmci Deniz İsmail Kalkandeler, günümüzde asgari ücretlinin tatile gitmesinin gün geçtikçe hayal olduğunu söyleyerek, turizmciler olarak kredi kartına kampanyalarla kolaylık sağlamaya çalışsalar da, alım gücünün düşmesi sebebiyle ekonomik olarak olanaklarının imkansız hale geldiğini vurguladı.

Picasso Travel GM / Deniz ismail KALKANDELER
Tatilde rahat etmek isteyen 4 kişilik bir ailenin 50- 60 Bin TL gibi bir rakamı gözden çıkarması gerektiğini ifade eden Deniz İsmail Kalkandeler, bunun dışında özellikle pandemi döneminde yaygınlaşan kamp ve karavan turizmin de öne çıktığını belirtti.Tatilde ev ve villa gibi seçenekleri de tavsiye ettiğini ifade eden İsmail Kalkandeler, atıl durumda çok fazla konut olduğunu, bu konutların değerlendirildiği takdirde fiyatların düşebileceğini söyledi. Villa ve ev fiyatlarının da 40-45 Bin lira arasında olduğunu söyleyen İsmail Kalkandeler bu paranın 4 grup bir aile tarafından paylaşıldığında, kişi başı 10- Bin gibi rakamlara geldiğini ama bu fiyatlara yemek hizmetinin dahil olmadığını ifade etti.
Otel fiyatlarının son yıllarda ciddi derecede artmasının başlıca sebebinin pandemi olduğunu ifade eden Deniz İsmail Kalkandeler, turizm sektörünün bu süreçte ekonomik anlamda ciddi zarar gördüğünü söyledi. 12 ay boyunca fiyatların sürekli değiştiğini, Türkiye’de artık yarının ne getireceğini bilemeyen otelcilerin bu sebeple fiyatlarında sürekli güncelleme yaptığını ifade eden Kalkandeler, bugün bir tesis 100-120 Euro bandında giderken, bir anda 200-250 Euro gibi rakamlara yükselebildiğini belirtti.
Bursa’nın plajlarını da değerlendiren Turizimci Kalkandeler, sözlerini şöyle sürdürdü.
Öncelikle kentin ne olduğuna karar vermesi lazım. Sanayi de yapılmaya çalışılıyor aynı anda, metropol de olunmaya çalışılıyor. Liman işletmeciliği de var, gemi taşımacılığı da. Tüm bunların yanında bir de göç faktörü var. Bursa'da tavsiye edebileceğim plaj kaldı diyemem. Elbette bununla ilgili çalışmalar yapan belediyeler var ama bölgedeki sanayi şirketlerinin de bilinçlendirilmesi lazım. Bursa'nın plajlarına mutlaka yasal düzenlemelerin getirilmesi gerekiyor.
Bursa turizminin daha çok orta doğu pazarına döndüğünü ifade eden İsmail Kalkandeler, Avrupalı turistin Bursa’ya pek gelmediğini belirtti. Bursa’nın dağıyla; deniziyle, kaplıcalarıyla çok yönlü bir şehir olduğunun altını çizen İsmail Kalkandeler, Bursa'nın bu anlamda değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizerek, turizm denilince akla ilk gelen ‘beton fikri’ kafasından Bursa’nın kurtulması gerektiğini söyledi. Orta doğu pazarında işin komisyonculuğa döndüğünü de ifade eden Kalkandeler şu ifadelerde bulundu.
"Kimse yolcusunu artık Bursa’ya göndermek istemiyor. 5- 6 kat fazla fiyatlarla, lokumlar almak, alışverişe götürmek Bursa’da kötü bir imaj sergiliyor. Bugün sosyal medyanın da etkisiyle insanlar bilinçleniyor, birbirinden haberdar oluyor. Geçen sene Bursa’ya gelmiş turistin %40’ ı bugün Bursa’yı tercih etmiyor, Sapanca’ya gidiyor, bungalov tercih ediyor. Özellikle de Trabzon’da bugün çok yoğun turist akını var. Bursa’da ne yazık ki böyle şeyler söz konusu değil. Geçmişte Bursa’da da vardı ama günlük planlamalarla hiçbir master plan olmadan yerel yönetimler de dahil olmak üzere bunları gerçekleştirmeye çalıştılar.
Turizm sektörü de bundan sorumlu, bu pazarın boşta bırakıldığını düşünüyorum. Bursa’nın turizm alanında bir master plana ihtiyacı var. Turizm başlı başına bir siyasi iş. Siyasilerin attığı her adım bize çok daha pahalıya ya da ucuza mal olabilir. Bugün herhangi bir yerde savaşın patlaması bizi doğrudan etkiler. Orta doğu pazarında yaşanan her gelişme bizi anında etkiliyor. Bursa için daha kaliteli ve farklı turizm destinasyonlarının yaratılabilmesi için meslek örgütlerinin oturup mutlaka bir master planı yapması gerekiyor.
Bursa sadece şelaleden, türbeden, camiden ibaret değil. İnanılmaz bir İznik mimarisi var.Eko turizm giderek gelişiyor. Bizim bunu yapabilecek çok fazla alternatifimiz var, yeterki isteyelim."
Ekonomik sebeplerden dolayı Mudanya'dan dışarı dahi çıkamadığını ifade eden bir yurttaş, emekli maaşıyla ay sonunu getirmekte güçlük çektiğini ifade etti. Mudanya Mütareke Meydanı'nda oturan bir başka yurttaş ise tatile gitmenin artık imkansız olduğunu belirterek, 'burada gölgeyi zor bulduk iyi ki gölge paralı değil' şeklinde ifadelerde bulundu. Mudanya'da bulunan halka açık bir plajda güneşlenen bir başka yurttaş ise, eskiden kolaylıkla gidebildiği tatil köylerine artık gidemediğini söyledi.
Haber Merkezi