Hava Durumu
"EŞİTLİK, ÖZGÜRLÜK VE KARDEŞLİK İÇİN HAZİRAN ÇAĞIRIYOR! Ülkemizin dört bir yanını ateş sardı. Sokaklarda bombalar patlıyor. Evler taranıyor. Her gün gençlerimiz yaşamını yitiriyor. Yoksul evlere ateş düşüyor... Yaşanan bu acıların tek sorumlusu AKP iktidarı ve KaçAk Saray’daki saltanatını kaybetmek istemeyen Tayyip Erdoğan’dır! Onların her ne pahasına olursa olsun iktidarı bırakmama inatları yüzünden ülkemiz felakete sürüklenmektedir! İktidara çöreklenen AKP’yi devirelim! KaçAk Saray’ı saltanat heveslilerinin başına yıkalım! Akan kardeş kanını durduralım! KATİL AKP, KATİL ERDOĞAN! Suruç’ta 33 gencimizi paramparça ettiler! “IŞİD yaptı” dediler. Kendilerinin büyütüp beslediği IŞİD’e karşı operasyon yürüteceklerini söylediler. Oysa IŞİD’i bahane edip bir savaş başlattılar. Savaşa bahane edilen Suruç katliamında yitirdiğimiz gençlerimiz başta olmak üzere, çatışmalarda yaşamını kaybeden herkesin vebali, siyasi iktidarın omuzlarındadır. Hırsızlıkların, yolsuzlukların ve cinayetlerin hesabını vermemek için gençlerin hayatını feda etmekten çekinmeyen bu iktidarı devirmek boynumuzun borcudur. SAVAŞ İSTİYORLARSA BURAK’LA, BİLAL GİDİP SAVAŞSIN! Çatışmalara yoksulların çocuklarını sürüyorlar. Tayyip Erdoğan’ın büyük oğlu Burak, çürük raporu alıp askere gitmedi. Küçük oğlu Bilal ise dövizli askerlik yaptı. Her ikisi de milyon dolarlarla oynuyor... Erdoğan ise gençlerin tabutları önünde nutuk atıyor! Savaşı kışkırtanlar, yoksul mahallelere cenaze gönderip karşılığında buralardan oy toplama hesabı yapıyor. Akıllarınca savaş atmosferinde tekrarlanan seçimleri yineleyecekler de iktidarlarını kurtaracaklar. Böylelikle hırsızlıklarının ve cinayetlerinin hesabı sorulmayacak!.. İzin vermeyelim! SARAY REJİMİNİ YIKALIM! 7 Haziran'da tokat yiyen Erdoğan halktan intikam almak istiyor. Seçimlerin tek başına hiçbir şeyi çözmediği ise açıkça ortaya çıktı. Hükümeti kurma süresini doldurup, parlamento ve anayasayı askıya alıp, Saray darbesi altında yeni bir hileli seçimle şapkadan tavşan çıkarır gibi sandıktan kendilerine iktidar çıkarmaya uğraşan bu gayrı meşru iktidara cevabımızı sokakta verelim. GÖRÜLMEMİŞ HESAP KALMAYACAK! MİT tırlarıyla cihatçı çetelere silah taşıdılar. Emperyalistlerin kanlı oyunlarıyla parçalanan Suriye’den pay kapmaya çalıştılar. Savaşı ülkemize taşıdılar. Cihatçılara askeri üsler kurdular. İncirlik, ABD’nin bölge savaşının merkezlerinden birisi oldu. Suriye’deki etkin ve mezhepçi iç savaşı ülkemizin içine taşıdılar. Bölgede ve ülkede barış için bu suçların hesabını AKP’den soralım. Dostlar, kardeşler, halkımız! Türk'le Kürt düşman değil kardeştir, birdir. AKP kendi iktidarı için kardeşi kardeşe kırdırıyor. Çatışma, savaş, silah, AKP’nin yaktığı bu ateşi harlıyor, kardeşlik ve birlik zeminlerini zedeliyor, unutmayalım!.. Birleşirsek karşımızda hiçbir hırsız, hiçbir katil duramaz! Çıkalım sokağa! Mahalle mahalle dolaşalım, bu savaşta neden sadece yoksulların çocuklarının öldüğünü herkese anlatalım! Saray tarafından kurulduğu ilan edilen rejime karşı, tüm mahallelerde okullarda, işyerlerinde halkın birleşik direnişiyle Saray’ı yıkalım, savaşı durduralım!.. Hep birlikte Saray'ın kanlı oyununu bozalım! Savaşı durdurmak ve Sarayı yıkmak için, aşağıdaki acil taleplerimizi sokak sokak, mahalle mahalle, ev ev örgütleyelim... - Silahlar susturulsun, ölümler durdurulsun. - Devlet askeri operasyonlara ve baskılara son versin. - PKK silahlı eylemlerden vazgeçsin. - Kürt sorunu eşit yurttaşlık temelinde çözülsün. - Demokratik, kalıcı bir çözüm için başta TBMM olmak üzere tüm toplumsal kesimlerin dahil olacağı gerçek bir çözüm süreci hayata geçirilsin. - İncirlik başta olmak üzere, tüm ABD ve NATO üsleri kapatılsın. - Suriye’de savaşın son bulması için emperyalistler ve AKP rejimi Suriye’den elini çeksin. Suriye halkına kendi geleceğini belirleme koşulları sağlansın. - Seçim üzerindeki silah, baraj baskısı kaldırılsın. Herkesin eşit imkanlarla katılacağı barajsız, yasaksız, barajsız, yasaksız, demokratik ve adil bir seçimin koşulları sağlansın. Aksi halde BURSA’da ve birçok ilimizde gençlerimiz yaşamlarını kaybetmeye, cenazeler kalkmaya ve daha büyük acıları hep birlikte yaşamaya devam edeceğiz."