Peyzaj Mimarları Odası: Suyu koru, geleceği inşa et

Ulusal Peyzaj Mimarlığı Günü'nde, TMMOB'a bağlı Peyzaj Mimarları Odası Bursa Şubesi Bursa Akademik Odalar Birliği'nde basın açıklaması düzenledi. Şube Başkanı Zehra Çakır, peyzaj mimarlığı örgütlü mücadelesinin bundan yaklaşık 60 yıl önce başladığına değindi. 1994 yılında TMMOB Genel Kurulu'nda Peyzaj Mimarları Odası'nın kuruluşunun kabul edilişinin 31. yılında tüm dünya ile birlikte Türkiye'nin de gündemine gelen kurakçıl peyzaj ve su yönetimi önemine dikkat çekti. 

Çakır, "Su krizinin derinleştiği, iklim değişikliğinin etkilerinin daha yakıcı biçimde hissedildiği bir dönemde, peyzaj mimarlığı mesleği suyu koruyan, doğayla uyumlu ve dirençli yaşam alanları üretme sorumluluğuyla bir kez daha öne çıkmaktadır. Bugün, 13 Mayıs Ulusal Peyzaj Mimarlığı Günü’nde, bu sorumluluğu hatırlatmak ve toplumsal bir farkındalık yaratmak amacıyla kurakçıl peyzaj ve su yönetimi temasını kamuoyunun dikkatine sunuyoruz." dedi.

"Kurakçıl peyzaj yaklaşımı, yalnızca iklim krizine karşı geliştirilmiş teknik bir yanıt değil; aynı zamanda ekolojik bir duruş, kültürel bir anlayış ve toplumsal bir gerekliliktir." diyen Çakır, peyzaj mimarlığının suyu, toprağı ve bitki örtüsünü bütüncül biçimde ele alarak doğayla yeniden sağlıklı ilişkiler kurmanın yolunu açtığını söyledi. Peyzaj mimarlarının hem kırsal hem de kentsel alanlarda sürdürülebilir su yönetimini esas alan, suyun yerinde tutulduğu, israf edilmeden değerlendirildiği ve ekosisteme geri kazandırıldığı sistemler kurmak için çalıştığını söyleyen Çakır, günümüzde suyu gözetmeyen mekânsal kararların, betonlaşmış yüzeyler ve yanlış bitkisel uygulamaların, kentleri kuraklığa daha açık ve kırılgan hale getirmekte olduğunu belirtti.

"Kurakçıl peyzaj ve su yönetimi, bugünün değil yarının da sorumluluğudur" diyerek sözlerine devam eden Çakır, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bizler, TMMOB Peyzaj Mimarları Odası olarak, suyu bir hak, peyzajı bir yaşam alanı ve tasarımı bir toplumsal sorumluluk olarak görmeye devam edeceğiz. 13 Mayıs’ı yalnızca bir meslek günü olarak değil, daha adil, daha yeşil ve daha dirençli bir geleceği birlikte inşa etme çağrısı olarak kabul ediyoruz."