TÜİK'in açıkladığı enflasyon verileri ve bu oranlar baz alınarak yapılacak maaş zamlarına tepeler sürüyor. Tüm Emekliler Sendikası Bursa Şubesi üyeleri, Fomara Meydanı'ndan iktidara seslendi. CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal'ın da destek verdiği basın açıklamasında "Emekliler açlığa ve sefalete mahkum değildir" vurgusu yapılırken en düşük emekli maaşının en düşük memur maaşına eşitlenmesi talebi dile getirildi.
Tüm Emekliler Sendikası Bursa Şubesi üyeleri Fomara Meydanı'ndan iktidara seslendi. Basın açıklamasında TÜİK'in açıkladığı enflasyon verilerinin Merkez Bankası'nın hedeflediği oranın bir tık altında olacağını tahmin ettiklerini ve şaşırmadıklarını belirten Tüm Emekliler Sendikası Bursa Şube Başkanı Ensar Torun, bağımsız ve bilim insanlarından oluşan ENAG'ın açıkladığı yüzde 127,21 enflasyonu hatırlatarak "Bağımsız kuruluş olan ENAG ve DİSK-AR'ın verileri bizim çalışmalarımızı doğruluyor." dedi
"Emekli maaşlarına 2023 yılı için en az yüzde 96'lık artışa ilave olarak, 2024 yılı ilk 6 ayı için öngörülen enflasyon eklenmelidir." diyen Torun, "Onun için biz, TÜİK verilerini hiç dikkate almadan, direk olarak iktidara sesleniyoruz. Gerçek enflasyon emeklinin yaşadığı, çalışanlarımızın yaşadığı, asgari ücretlilerin yaşadığı, gençlerimizin yaşadığı, kadınlarımızın yaşadığı, bil cümle halkın yaşadığı hayat pahalılığıdır. Yapacağınız maaş artışını bu kritere göre yapmalısınız." çağrısında bulundu.
Torun, açıklamalarını şöyle sürdürdü:
"Yaşanan hayat pahalılığının giderilmesi ve emeklilerin bir nebze de olsa, insanca yaşayabilmesi açısından, artık yüzdelik zamların bir anlamı kalmamıştır. Yeni bir anlayışın ve yeni bir uygulamanın devreye sokulması kaçınılmazdır. Biliyoruz ki; bizlerin bu kadar düşük maaş almamızın sebebi, AKP İktidarının 2008'de kanunlaştırdığı, sözde "Sosyal Güvenlik Reformudur". Bugün bu uygulama iflas etmiştir. İflas etmiş bu uygulamaya derhal son verilmelidir.
Yeni, uzun zamandır haksızlığa uğrayan emekli ve dar gelirlilerin talebini karşılayacak bir yöntem bulunması zorunludur. Bu yeni yöntemi biz söyleyelim: Emeklilere maaş bağlama oranı, dul ve yetimleri de kapsayacak biçimde değiştirimeli ve taban maaş uygulaması güncellenmelidir. Buna göre yıllarını çalışma hayatına vermiş, değer üretmiş, emekliliği hak etmiş ve emekli olmuş her bireyin taban maaşı, işe yeni başlamış en düşük memur maaşına eşitlenmelidir. Yani 30-40 yıl çalışmış ve primlerini peşin ödemiş, türlü zorluklara göğüs germiş bir emeklinin alacağı maaş, henüz işe yeni başlamış en düşük memur maaşına eşitlenmelidir. Bugün için bu miktar 32 bin lira civarındadır. Prim gün sayısı, prim miktarı, eğitim, ek ödeme vb. kriterler de göz önüne alınarak, emekli maaşlarına hak edişler kademe kademe eklenmelidir. Memurlara verilen 8077,00 lira yeni artış bütün emeklilere de verilmelidir.
Emeklilerin ekonomik sorunlarının çözüm yolu budur. Bunun dışında yüzdelik artışlar çözüm değildir. Bugün yapılan artış 3 ay sonra anlamsızlaşıyor. Zira; ne iktidar erkinin, ne de liyakatsız bürokratlarının öngördüğü enflasyon oranları, hiç bir zaman tutmadığı gibi yine tutmayacaktır. "Görünen TÜİK kılavuz istemez". İktidarı bir noktada daha uyarıyoruz: 7500,00 lira maaş alan emekli arkadaşlarımızın hemen hemen tamamının kök maaşı çok daha düşüktür. Sakın ola ki kök maaş üzerinden maaş artışlarını düşünmeyin. O durumda yeni bir 2023 Temmuz sendromu yaşanır. Yani 6 milyon emekli yine sıfır zam ile karşı karşıya kalır ki; bu tam da emeklileri diri diri mezara gömmek olur. Kabul etmemiz mümkün değildir.
Yine, emeklilere bayram ikramiyesi diye verilen 2000 liranın güncel karşılığı kalmamıştır. Satın alma gücü yok denecek kadar azdır. Bunun yerine bayram ikramiyelerinin sayısı artırılmalı ve en az asgari ücret düzeyine çıkarılmalıdır. Bize bütçemiz kısıtlı, para yok hikayeleri anlatılmasın. Para yok diye ÖZEL TÜKETİM VERGİSİ arttırıldı, MOTORLU TAŞITLAR VERGİSİ ikiye katlandı. Ama şans oyunlarından alınan vergiler yüzde 50, yani yarı yarıya düşürüldü. Çıkarılan vergi ve prim aflarıyla sermayenin borçları silindi. Demek ki; sorun para sorunu değildir. Sorun adil bölüşümdür, sorun tercih sorunudur.
İlerlemiş yaşlarına rağmen binlerce emekli Ankara'ya akın ederek, 10 Aralık'ta Anitpark'ta görkemli miting yaparak, talebelerini kamuoyu ile paylaşmıştı. İktidarın takip ettiğini biliyoruz. Fakat taleplerimizin işlerine gelmediğinin de bilincindeyiz. Zira, taleplerimize dair henüz bir açıklama duymadık. Sahici bir çözüm yerine emeklileri oyalamayı, süreci seçimlere endekslemeyi tercih ediyorlar.
Şehreküstü meydanından iktidarı tekrar uyarıyoruz: En düşük emekli maaşı, en düşük memur maaşına eşitlenerek emekli taban maaşı belirlenmelidir. Emekli maaşları bu kriter üzerinden yeniden yapılandırılmalıdır. Tüm Emeklilerin Sendikası olarak taleplerimiz gerçekleşene kadar mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Yaşasın örgütlü mücadelemiz."
Basın açıklamasına katılarak emeklilere destek veren CHP Bursa Milletvekili ve PM Üyesi Orhan Sarıbal ise iktidarın bilinçli bir politik tercih ile emeklilerin ve emekçilerin haklarını yok saydığını söyledi. Sarıbal, "Olay çok nettir, iktidar bir tercihte bulunmaktadır. Para yok değildir, iktidarın bürokratları 3-5 maaş alabilmekte ancak vatandaşlar yoksulluğa mahkum edilmektedir. Bu politik bir tercihtir. Bu mücadele bir emekli mücadelesi değil, tüm sınıfların almayı hak etmeleri meselesidir. Tüm insanlar onurlarına yakışır işlere, ücretlere erişene kadar mücadelemizi sürdüreceğiz" dedi.
Haber Merkezi