İYİP, ‘süreç karşıtı’ olarak duyurduğu ilk mitingini dün düzenledi. Daraltılmış alanın büyük oranda boş kalması, kitlenin dağınıklığı gibi faktörler İYİP’in karşılık bulamadığını gösteriyordu.

İYİP, ‘süreç karşıtı’ olarak duyurduğu ve Gençliğe Hitabe’ye referansla “Birinci Vazifen” ismini verdiği mitinglerinin ilkini pazar günü Bursa Osmangazi Meydanı’nda gerçekleştirdi. Mitinge Zafer Partisi, Bağımsız Türkiye Partisi ve Milli Yol Partisi destek verdi. Mitingde Sinan Ateş’in annesi de yer aldı.

Miting alanına doğru ilerlerken ilk göze çarpan, kent meydanına stant açan Zafer Partisiydi. Stantta da çevresinde de gençlerin yoğunlukta olması dikkat çekiciydi. Gençler stant etrafında “PKK ile müzakere değil, mücadele edilir” başlıklı bir bildiri dağıtıyordu. Gençlerin hazırladıkları dövizlerde ise ana vurgu Türklüğe dairdi.

Miting alanı bariyerlerle daraltılmış olsa da dolmamıştı. Alanda standın aksine gençler azınlıkta, kadınlar ve orta yaş grubundakiler çoğunluktaydı. Miting, öncesinde yapılan çağrıların ve üst perdeden şiarların aksine coşkulu değildi, kürsüden atılan sloganlara alan hatırı sayılır reaksiyonlar göstermedi. Arama noktasının girişine ise TBMM’de kurulan komisyona göndermeyle, “Siz hepiniz CHP-AKP-DEM-MHP, biz tek” yazılı pankart asıldı. Arama noktasında bazı dövizler küfür içerdiği için içeri alınmadı, bu durum ara ara gerginliklere neden oldu.

En sık üretilen argüman: ‘Vatan bizim’

Miting öncesi alandakilerle sohbet edip katılma nedenlerini konuştuk. Özellikle orta yaş grubunda Kürtleri vatandan ve eşit yurttaşlıktan dışlayan bir tutum hakimdi: “Toprak da benim, vatan da benim. Sen niye ortaklık kuruyorsun? Bu kabul edilemez.” Bu “Toprak, vatan bizim” vurgusu o kadar fazlaydı ki ortak bir metinden yanıtladıkları izlenimine kapıldık. Kendileri ise bunu reddettiler.

Alanda liseli gençler de vardı. Tam anlamıyla bir ideolojik ve fikri bütünlüğün olmadığı açıkça görülüyordu. Yan yana duran üç liseli genç, Zafer Partililerin attığı bir slogana “Faşistler” diyerek tepki gösterdi. Neden mitinge katıldıklarını sorduğumuzda içlerinden biri, “Abi ben yanlış mitinge geldim, yanlış anlamışım olayı. Üçümüz de aslında CHP’liyiz” dedi. Bir diğeri ise “Çözüm sürecine karşı olduğum için geldim. CHP’ye kızgınım. AKP ile terör iyice arttı” ifadelerini kullandı. Alandaki gençlerin dövizlerinde, ‘yeni’ sürece dair ‘sorumlu’ olarak AKP’yi gördükleri anlaşılıyordu.

Mitingin esas çağrıcısı İYİP olsa da alanı Zafer Partisinin sloganlarının domine ettiğini vurgulamak gerek. Bağıntılı biçimde alanda, ‘uç’ ya da karikatür ‘aşırı sağ’ olarak da ifade edilebilecek kimi fikirlere sahip gençler de vardı. Bunlardan biri, askeri kamuflajla mitinge katılan bir gençti: “Ben Zafer Partiliyim ama beni tam temsil etmiyor. Ümit Özdağ şu an söylediğini yapan bir lider, o yüzden onun yanındayım.” Kendisini kimin temsil ettiğine dair sorumuzun yanıtı ise “Adolf Hitler” oldu.

Süreç, ekonomisiz anılmadı

İYİP Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu’nun konuşmasında merkeze aldığı başlıklardan biri ekonomik sorunlardı. “Bursalı Mert de işsiz, Diyarbakır’daki Dilan da” benzeri söylemler üzerinden “Kürt yurttaşla sorunumuz yok” vurgusu yaptı.

Mitingin dağınık tablosunun, en azından Bursa için bize gösterdiği şeylerden ilki, “Terörsüz Türkiye” söylemi herkesin dilinde olsa da tam olarak anlamlandırımadığıydı. Daraltılmış alanın büyük oranda boş kalması, kitlenin dağınıklığı gibi faktörler de İYİP’in yüksek sesle propaganda ettiği “Birinci Vazifen” mitinglerinin istenen karşılığı bulmadığı görülüyor.