Bursa’nın Yıldırım ilçesine bağlı Değirmenönü Mahallesi’nde bulunan, Büyükşehir Belediyesi’ne ait asfalt üretim tesisi halk sağlığını tehdit ediyor. 25 yıldır zehir soluduklarını belirten mahalleli, geçmiş yıllarda mıcır üretimi için kullanılan ve daha sonra asfalt üretim tesisine dönüştürülen yapının taşınmasını talep ediyor.
Balıklı Deresi sınırında bulunan ve Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne ait olan Cumalıkızık Asfalt Şantiyesi bölgede yaşayan binlerce yurttaşın sağlığını tehdit ediyor. Mahalledeki konut alanlarının yanında yer alan ve asfalt üretimi yapan tesis bölgede ağır kötü kokuya neden oluyor.
Tesisin bulunduğu yerde yaşayan Taylan Aydın, BursaMuhalif’e konuşarak, 25 yıldır aktif olarak kullanılan işletmenin kaldırılacağına dair kent yöneticileri tarafından sözler verildiğini ancak kaldırılmadığını belirtiyor ve ekliyor:
“Ben çocukken de bu şantiye buradaydı. Önceden mıcır yapılıyordu, biz girip içinde oynuyorduk hatta. Sonradan asfalta döndü. Bu yılın başında burada bir yangın çıktı. O yangını biz sabaha karşı şans eseri gördük. Ufak patlamalar oluyordu yangın sırasında, itfaiye gelip söndürdü. Daha büyük bir patlama olsa muhtemelen canımızdan da olmuştuk.”
Değirmenönü Mahallesi’nin nüfus bakımından Yıldırım ilçesinin en kalabalık mahallelerinden biri olduğunu ifade eden Taylan Aydın, “Burada asfalt üretiliyor ve özellikle yazın kokudan kimse duramıyor. Bu şantiyenin etki ettiği alan çok geniş. Genç, yaşlı, çocuk herkes bu kokuya maruz kalıyor” diyor.
Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin söz konusu asfalt üretim tesisi için yeni bir ihaleye çıktığını da söyleyen Taylan Aydın; Kocaeli, Kırıkkale ve İzmir rafinerilerinden Cumalıkızık Asfalt Şantiyesi’ne 5 bin ton ‘bitüm’ nakli yapılacağını belirterek, “Bu madde asfalt yapımında kullanılan bir madde. Araştırdığımda bu maddenin yüzde yüz kanserojen olduğunu gördüm. Dolayısıyla biz yıllardır bu maddeyi soluyormuşuz zaten. Artık hepimiz kanser riski altındayız, bu bir gerçek. Biz buranın kalkmasını istiyoruz. Burası artık şehrin içinde kaldı. Koca bir mahalleyi tehdit ediyor. Bu noktada ben kent yöneticilerinin kayıtsız kalmayacağını düşünüyorum. Bu insanlar bunu çekmek zorunda değil. 2023 yılındayız, şehrin göbeğinde burası, hala asfalt kokuları. Bütün mahalleli olarak tek talebimiz bu tesisin buradan kaldırılması” ifadelerini kullanıyor.
32 yıldır bu mahallede yaşadığını belirten Zafer Karadeniz ise mahalle halkının Yıldırım Belediyesi ve Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne sorunu ilettiğini ancak çözüm üretilmediğini aktarıyor:
“Biz bu konuyu defalarca yetkililere bildirdik, imzalar toplayıp ilettik. Sadece seçim zamanı gelip, bizleri dinlermiş gibi yapıp ‘tesisi buradan kaldıracağız’ diyorlar ama kaldırılmıyor. Tarihi köy olan Cumalıkızık köyüne binlerce insan sürekli çıkış yapıyor ve buradan geçerken bu kötü yapıyı görüyor, kokuyu hissediyorlar. O insanlar 10 saniye hissediyor ama buradaki insanlar 25 yıldır bu kokuyu çekiyor. Çocuklarımız yazın dışarı çıkamıyor; camları, pencereleri kapatıyoruz, evde oynuyoruz. Hani yetkililerimiz diyor ya, çocuklarımız dışarıda oynasın, bilgisayara bağımlı kalmasınlar. Siz bu kokuyla bizim çocuklarımızı bilgisayara bağımlı yaşatıyorsunuz. Çünkü dışarı çıkamıyorlar, nefes alamıyorlar.”
11 yaşındaki Tuna Karadeniz, koku nedeniyle sokakta arkadaşlarıyla oyun oynayamadığını ifade ediyor ve asfalt üretim tesisinin taşınmasını talep ediyor:
“Biz arkadaşlarımızla top oynayamıyoruz, kokudan dolayı eve gidiyoruz. Büyükşehir Belediyesi hep söz veriyor ama sözlerini tutmuyorlar. Fabrika gidecek diyorlar, gitmiyor. Sürekli bu havayı soluyoruz. Özellikle yaşlılar bu havayı soludukları için belki de yaşamlarını yitirebiliyorlar. Biz de belki hava kirliliğinden dolayı ilerleyen yaşlarda bunun sıkıntısını çekeceğiz. Büyükşehir Belediyesi’ne söylüyoruz, lütfen bu fabrikayı kapatın. Hava kirliliği olmasın, güzel nefes alalım.”
72 yaşındaki Melahat Karadeniz ise temiz bir hayat istediklerini söyleyerek, “Bu tesis bizi öldürüyor, zehir saçıyor. Camlara zift yapışıyor, siliyoruz temizlenmiyor. Camı, kapıyı açamıyoruz. Biz bunun buradan kaldırılmasını istiyoruz. Temiz bir hayat istiyoruz, üç gün yaşayacaksak düzgün yaşayalım” diyor.
Fadime Nisa Sayar