Tepkiler nedeniyle daha önce geri çekilen ve kamuoyunda “evlilik affı” olarak bilinen “cinsel istismara uğrayan çocukların evlendirilmesi halinde istismar edene ceza verilmemesi” şeklindeki düzenlemenin yeniden gündeme gelmesi baroları harekete geçirdi.
Aralarında Bursa Barosu’nun da bulunduğu 15 baro eşzamanlı basın açıklamasıyla tepki gösterdi. Ortak açıklamada, “Çocuğun istismarını meşrulaştıran, teşvik eden, özendiren ‘evlilik affı’na ilişkin düzenleme çağ dışıdır, hukuk dışıdır ve kabul edilemez” denildi.
EĞİTİMSİZLİK VE
ŞİDDETLE ÖRÜLÜ DÖNGÜ
Bursa Barosu Başkanı Av. Gürkan Altun, yönetim kurulu üyeleri, Çocuk Hakları
Komisyonu üyesi avukatlar, İstanbul Barosu avukatlarından Kemal Aytaç, Sevin
Şeker, Nevin Günay, Damla Yıldırım ve Didem Baydar Ünsal’ın da katıldığı
toplantıda açıklamayı Bursa Barosu Çocuk Hakları Merkezi Başkanı Av. Merve
Kayrak okudu. Adana, Ankara, Antalya, Aydın, Batman, Burdur, Bursa, Diyarbakır,
Gaziantep, Hatay, Iğdır, İstanbul, İzmir, Kırklareli, Kocaeli, Mersin, Muğla,
Muş, Şırnak ve Van barolarının ortak açıklama şöyle:
“Çocuklar söz konusu olduğunda devletlerin ödevi; çocuğu her tür suiistimale,
ihmale, sömürüye, hak ihlaline karşı korumak ve attığı her adımda çocuğun üstün
yararı ilkesini gözetmektir. Bu yolda temel rehber evrensel hukuk normları ve
uluslararası sözleşmelerdir.
Uluslararası anlaşmaları ve yasaları hiçe sayarak; çocuğun vücut bütünlüğüne,
cinsel dokunulmazlığına, manevi gelişimine, geleceğine el uzatan, çocukların
tüm hayatlarını onları istismar eden suçluların ipoteği altına alan
düzenlemeler hiçbir gerekçeyle kabul edilemez. Bu tür düzenlemeler, bir yandan
çocukların temel haklarını ihlal ederken, diğer yandan da kadının statüsünü
düşürmekte, kadınları eğitimsizlik, yoksulluk, bağımlılık ve şiddetle örülü bir
döngüye hapsetmektedir.
Akran bile olsa evlilik dayatılamaz
Kanunlarımıza göre hür iradesi olmadığı kabul edilen çocuk; velisi, vasisi ve
hatta Millet Meclisi’nce evlilik gibi ağır sorumlulukları olan bir kuruma
mecbur bırakılmakta ve bu durum modern anlamda köleliğin dayatılması anlamına
gelmektedir. Bu nedenle, çocuğun istismarını meşrulaştıran, teşvik eden,
özendiren ‘evlilik affı’na ilişkin düzenleme çağ dışıdır, hukuk dışıdır ve
kabul edilemez.
Çocukların çocukluklarını yaşayamadıkları, sağlıklı maddi ve manevi
gelişimlerini gözetmeyen, eğitim hayatlarını ve geleceklerini koruyamayan
hiçbir çözüm hukuki ve vicdani değildir. Bu hususta, çocukların üstün yararının
gözetildiği, çocuklara ve ailelerine yönelik her tür rehberlik hizmetinin aktif
hale getirildiği tedbirler, yasal düzenlemelerle hayata geçirilmelidir. Akran
çocuklar arasında vuku bulmuş ilişkilerde bile olsa evlilik bir çözüm olarak
dayatılamaz.
Çocuk istismarını meşru hale getirir
İstismarı bir kere affetmek; tekrarlarına sebep olacak, istisna olduğu iddia
edilen düzenleme asıl hale gelecek, henüz 12 yaşındaki oyun çağı çocuklarının
kendi çocuklarına bakmak zorunda kalmalarına yol açacaktır.
Barolar olarak, çocuğa ve kadına yönelik şiddeti körükleyen, çocuk istismarı
suçunu meşru hale getiren evlilik affı gibi hukuk dışı uygulamalara ilişkin
söylemlerin ülke gündeminden derhal kaldırılması, bu hususta sorumlu bir hukuk
politikası izlenmesi gereğini önemle vurguluyoruz. Bununla birlikte çocuk ve
ülke yararına bir düzenleme yapabilmek üzere disiplinler arası bir tartışma
ortamı sağlamak için gerekli organizasyona hazır olduğumuzun bilinmesini
istiyoruz. Bu hassasiyetimizi kamuoyuyla paylaşır, sesimize katılmalarını
dileriz.”
Murat Efe’nin ailesinin yanındayız!
Açıklamanın ardından Bursa Barosu Başkanı Av. Gürkan Altun, dün Mudanya’da bir
annenin feryadının yankılandığını hatırlatarak, okul bahçesinde futbol oynarken
kafasını kale direğine çarpan ve sonrasındaki ihmal nedeniyle hayatını kaybeden
10 yaşındaki Murat Efe’nin ailesinin hukuk mücadelesine destek olacaklarını
söyledi.
Altun, “Acılı anne sorumluların bulunmasını ve oğlunun ölümünden sorumlu
olanların cezasız kalmamasını ve Bursa Barosu’ndan avukat istemişti. Bursa
Barosu Başkanı olarak ve Çocuk Hakları Merkezi ve ilgili komisyonlarımız adına
da söz veriyorum annemiz yalnız kalmayacak. Çocuk Hakları Merkezimiz davayı
doğrudan takip edecek. Annenin vekilliğini de Bursa Barosu avukatlar gönüllü
olarak üstleneceklerdir” dedi.