Bursa’nın en önemli sorunlarının başında geliyor; ulaşım ve trafik. “Göreve geldikten sonra 2 yıl içinde ulaşımı sorun olmaktan çıkaracağız” sözlerinin verildiği kentte, çözülmek bir yana sorun her geçen gün daha da karmaşıklaşıyor, derinleşiyor. Dört büyük yerel yönetim içinde kazandığı tek büyükşehir belediyesi olan Bursa’da iktidar, kaynakları seferber ediyor. Ancak Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın da dediği gibi “sorun sadece yol yaparak, genişleterek, otopark yaparak” çözülemiyor.
2022 yılı verilerine göre 3 milyonu aşkın nüfusu ile Türkiye’nin en kalabalık dördüncü kenti konumunda Bursa. Diğer kalabalık illerle paralel biçimde artan bir nüfus yoğunluğuna sahip. Fakat elbette Bursa’nın kent örgütlenmesini biçimlendiren karmaşık ve uzun süreç yalnızca nüfus verileriyle açıklanamayacak denli çok yönlülük içeriyor.
Tarım kenti kimliği bilinçli ve ısrarlı politikalar doğrultusunda sanayi kentine evrilirken, kent örgütlenmesinin ana omurgalarını teşkil eden yerleşim birimleri ve ulaşımın bütünsel planlamalardan uzak, yalnızca rant odaklı projelerle göz ardı edilmesi sonucunda Bursa’da ulaşım sorunu kronikleşiyor.
Bursa Muhalif’e konuşan Şehir Plancıları Odası Başkanı Murat İlkme, lineer (doğrusal) büyüyen kentlerdeki en büyük sorunun ulaşım olduğunu belirtiyor ve Bursa’nın da bu kentlerden biri olduğunu ifade ediyor.
Ulaşımın üç ana arter arasına sıkıştığı kent: Bursa
Doğu-Batı aksında bir kentsel gelişimin yaşadığı Bursa’da alternatif aksların oluşturulmadığını söyleyen İlkme, kentin ulaşımdaki 100 yıllık gelişim sürecini şöyle özetliyor:
“1924’lerden beri planlanmaya çalışılan bir şehir ve bu yıldan beri yapılan tüm planlarda Bursa’nın ulaşım ana aksı değişmiyor. Üç ana aks var; İzmir, Ankara ve İstanbul yolları. Mudanya yolunu da saçaklanma olarak eklersek dört aks bulunuyor. Bunun dışında bir yakın çevre yolunu bir de uzak çevre yolunu sayabiliriz. Bu akslara alternatifler yaratılamamış ve ara caddeler oluşmamış. Dolayısıyla Bursa bu üç aksa sıkışmış ve yeni akslar yaratamadan noktasal müdahalelerle sorunları çözmeye çalışıyoruz.”
Ulaşımda noktasal müdahalelerin, sorunları çözmekten ziyade bir başka noktaya ötelediğinin altını çizen İlkme, “Belli bir noktada kavşak genişletme yapıyoruz, akıllı kavşağa çeviriyoruz ama orada kısmi bir rahatlama yaratıyoruz ve bu rahatlama bir sonraki bölgede başka bir sıkışıklığa sebep oluyor” diyor ve kentteki hafif raylı sistemlerin hayata geçirilme sürecine dair planlamaları hatırlatıyor:
“Bursaray yapılırken şöyle bir düşünce vardı. Doğu-Batı aksında raylı sistem taşımacılığı olacaktı, lastik tekerlekli taşıma da buna Kuzey-Güney olarak bağlantı olacaktı. Ama şimdi bakıyorsunuz, Bursaray gidiyor ve aynı yol üzerinde otobüsler de minibüsler de hizmet veriyor.”
Aynı yöntemleri tekrarlayarak farklı sonuçlar beklemenin Bursa formülü: Acemler ve ‘neşterleri’…
Bursa’da ana ulaşım arterlerinin kesiştiği kritik bölgelerin başında gelen Acemler’de büyüyen trafik sorununa karşın Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından ‘Acemler’e bir neşter daha’ başlıklarıyla servis edilen bültenler bir yana, söz konusu bölgenin ulaşım sorunu bağlantı yolları, köprülü kavşaklar ve yol genişletmeleri gibi ‘noktasal müdahalelerle’ çözülmeye çalışılıyor.
Acemler’de 2015 yılında Bursa Büyükşehir Belediyesi Stadyumu yapıldı. Bursaspor’un TFF 1. Lig’de olduğu dönemde stadyumun yanındaki Hayran Caddesi maç günlerinde trafiğe kapatılıyordu. Daha sonra bu caddenin güneyinde bulunan alana 1315 yatak kapasiteli Ali Osman Sönmez Devlet Hastanesi’nin yapılmasına karar verildi. Yapımı devam eden hastanenin inşaatının yüzde 80’i tamamlanmış durumda ve yaklaşan genel seçim öncesinde açılışının da yapılabileceği öngörülüyor.

TMMOB Şehir Plancıları Odası Bursa Şubesi eski Başkanı Füsun Uyanık, Bursa Muhalif’e yaptığı değerlendirmede, kentlerin bütüncül planlamasını esas alan Ulaşım Ana (Master) Planı’nın 2018 yılında yeniden düzenlenerek Ali Osman Sönmez Devlet Hastanesi’ni ve Büyükşehir Belediyesi Stadyumu’nu da kapsayacak şekilde yapıldığını belirtiyor.
İlerleyen süreçte yine Acemler ile Yunuseli Havalimanı arasında kalan bölgede 2018 yılında Downtown konut projesi yapılmaya başlandı. 71 bin metrekare alan üzerine kurulan projenin alışveriş merkezi, otel, ofis ve sosyal tesislerin yanı sıra 688 konutu da içerisinde bulunduracağı belirtiliyor.

Bölgenin insan ve araç yoğunluğunu hiç olmadığı kadar artıracak bu gelişmelere paralel olarak Bursa Büyükşehir Belediyesi ise katlı kavşaklar, bağlantı yolları ve yol genişletmeleri yapmaya devam etti.

“Bursa halkının çilesi işte o zaman başlayacak”
1998 yılında onaylanan Bursa Çevre Düzeni Planı’nı hatırlatan Füsun Uyanık, uzun bir zaman aralığını belirten ve ranta dayalı plansızlık sürecini şöyle anlatıyor:
“Geldiğimiz noktada Çevre Düzeni Planı’nı delen idarelerin siyasi kararları doğrultusunda yapılan plan değişiklikleri ile ulaşımımız bu duruma geldi maalesef. İdarelerin işlemiş olduğu kent suçlarına karşın meslek odalarının açmış oldukları davaların mahkeme kararlarına uyulmadı. Bunun yanı sıra Bursa ulaşımına ve çevresine çok ciddi anlamda zarar verecek, noktasal, parsel bazında plan değişiklikleri yapılarak Bursa’mızı bu hale getirdiler.”
Uyanık, Ali Osman Sönmez Devlet Hastanesi’nin ve Downtown’ın kullanıma açılmasıyla birlikte ise Bursa trafiğinin daha kötü bir hal alacağını belirtiyor ve “Bursa halkının çilesi işte o zaman başlayacaktır” diyor.
Mevcut ulaşım sorununun bir yanını trafik sorunu oluştururken başka bir yanını ise toplu taşımanın yetersizliği ve ücretler oluşturuyor. Her gün binlerce insanın ‘üst üste’ yolculuk yaptığı raylı sistemde ve otobüslerde uygulanan ücret tarifesi 1 Şubat 2022 tarihi itibarıyla BURULAŞ tarafından zamlandı. Kısa hat tek biniş ücretinin 6,50 TL’den 8,15 TL’ye; uzun hat ücretinin ise 7,50 TL’den 9,40 TL’ye yükseltildiği Bursa’da milyonlarca insan hem kent hakkına yüksek bedeller karşılığında erişmeye çalışıyor hem de insanlık dışı şartlarda yaşam mücadelesi veriyor. Kısacası milyonlarca insan ‘aradığı Bursa’ya’ ulaşamıyor.
Fadime Nisa Sayar