Anadolu’nun Kayıp Şarkıları üzerine yazmazsam gözüm açık giderdi…
'Çingene yüreğim' ile hayatımıza giren, aynı hızla kaybolan ve dönüşü doğru tabiri bulmakta zorlandığım bir albüm ve albümün belgesel kaydıyla olan Nezih Ünen, yıllarca ayakta alkışlanacak bir kayda imza attı.
Anadolu'nun Kayıp Şarkıları'nı; vatanımızın her bir bölgesinde, yaşayan türkülerimizi, jenerasyonu yakalayacak modern alt yapı ile yeniden yorumladı.
Ama iyi oldu.
Unutanlar hatırladı kültürünü!
Unutanlar bir daha hatırlasın, hatırlatın!

Albümde yer alan türküler, belgeselinde bizzat gördüğümüz yüzler bizi; duygudan duyguya, bir gerçekten diğerine nazikçe savururken hayatı hissetmeye vaktimiz oluyor.
Çoban olmak muazzam;
Küçümsenen sadeliğin özünde mütevazi bir yön verme!
Kartallar kaç farklı dilde, şiveyle konuşuyor?
Kaç farklı dilden acıyı dinliyoruz; yazıktır!
Yazıktır, nazlı keklik!

Nezih Ünen sadece sesin değil, duygunun da peşinde yetenekli bir müzisyen, zeki bir yapımcı, yaratıcı bir ruh…
Albüm; 'Devrim' gibi profesyonel seslerin yanında çoğunlukla yörelerin seslerine kulak vermiş.
'Kırtıl Semahı' ve 'Baba Bugün Dağlar Yeşil Boyandı' iki farklı bölgeden, hatta aynı inancın iki farklı yolundan aynı insani duygulara çıkan iki türkü ve Elazığ'ın bağrından yükselen 'Devrim'in sesi…
Karadeniz'in yaylalarından bulutlu sesleriyle teyzelerimizin de duygusuna erişin oluyorsa, mümkünse!
Nezih Ünen öyle bir albüm yapmış ki; her türkü, her ses ayrı bir albüm olmuş.
Bu albümde her birimizin ayrı bir türküsü var, bir araya geldiğimizde sırayla dinliyoruz.
Kimse diğerine itiraz edecek durumda değil!
Çünkü her biri sesine, sözüne, alt yapısına göre yeniden keşfediliyor her dinleyişte…

Yörük olduğum için sanıyorum; benim favorim 'Kalktı Göç Eyledi Avşar Elleri.'
Muharrem Ertaş'ın ruhuna ve genlerine aşk olsun!
Yoksul hayatının zengin ruhu şad olsun Muharrem Ertaş!
Hep eksik kalacak.
Kimi anlatayım, hangi sese dikkat çekeyim bilmiyorum ama sanki okullarda gösterilmesi gereken bir belgesel bu…
Bütün duyularınla anlaman gereken sesler, anlayamadığın dilde ama aynı hissettiğin duygular…
Türküler ve yağmur benim dinlendiğim köşesi ruhumun.
Ve bu albüm bir nevi nadas, hazırlanıyorum yeniden…

"Yüzyılların verdiği erozyonla kültürleri aşınmış, ortada pek bir şey kalmamış ama insanların dinlerinde, türkülerinde, manilerinde, masallarında bunlar yaşanıyor.
Evleri çürümüş, kaleleri yıkılmış ama insanlar yıkılmamış.
İnsanlar kendi kültürlerini dilden dile aktarmışlar."

Günnur Ekşi Ataokay