Bursa’da Doğa ve Koruma Derneği DOĞADER’e yaklaşık bir hafta önce gelen bir ihbar, Uludağ Milli Parkı-Kirazlıyayla Bölgesi’nde 1. Derece SİT alanının iş makinaları ile talan edildiğini gözler önüne sermişti. DOĞADER Başkanı Sedat Güler ile birlikte helikopter pisti yapıldığı belirtilen piknik alanına giden CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, hülle yoluyla yeni bir doğa katliamına zemin hazırlandığını belirterek yetkililere seslendi. Yapılaşmanın helikopter pisti ile sınırlı kalmaması gibi bir tehlikeye de işaret eden Sarıbal, Uludağ’a zarar verecek her girişimin Bursalıların havasına, suyuna, yani yaşamına olumsuz etki edeceğini hatırlattı.
Uludağ’da 1. Derece SİT alanı olan Kirazlıyayla bölgesinde bulunan yeşil alan, iş makinaları ile tahrip edildi ve bir kısmına çakıl taşları döküldü.
Olay DOĞADER’e gelen bir ihbar üzerine çevrecilerin bölgeye giderek yaşananları kayıt altına alması ile açığa çıktı.
CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal ile birlikte bölgeye giden DOĞADER Başkanı Sedat Güler, süreç ile ilgili bilgi verdi. SİT alanı içerisinde bulunan ve halkın kullanımına açık olan alanın bir otel tarafından kiralandığı bilgisini paylaşan Güler, koruma altına alınmış bir alana helikopter pisti yapılmasına tepki gösterdi.
Güler, şöyle konuştu:
“Bölge koruma altında ve endemik türler var”
“Aldığımız duyumlara göre bir otel şirketiyle protokol yapılmış ve burası kiralanmış Milli Parklar tarafından. Burası halka açık bir yayladır. Yani Bursalıların günübirlik piknik yaptığı bir alandır. İkincisi, burada endemikler vardır. En önemlisi Uludağ çiğdemleri çıkar burada ilkbaharda. Üçüncüsü, birinci derece sit alanıdır burası. Yani Bursa’daki koruma altına alınmış tarihi bir binayı yıkmakla, şu yaylayı bu hale getirmek arasında hiçbir fark yoktur”
Sarıbal: “Burası babanızın malı değil”
Güler ile birlikte alanda incelemelerde bulunan CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal ise, “Burası babanızın malı değil, halkın malı. Burada onlarca endemik bitki var. Bitki örtüsü var. Bütün bu yetkilileri uyarıyoruz. Bu yapılan Bursa halkına, Uludağ’a saldırıdır. Kimin yaptığının da bir önemi yoktur. Otel sahibi, öbürü, beriki hiç fark etmez. Yazıktır. Bu hareket yapılmaz” ifadeleri ile duruma tepki gösterdi.
“Uludağ Alan Başkanlığı yetmedi, şimdi de halkın gelip gününü geçirdiği, piknik yaptığı yerlere bile gözlerini diktiler” ifadeleri ile eleştirilerini sürdüren Sarıbal, bölgede ‘hülle‘ yöntemi ile yeni bir doğa katliamının önünün açıldığını söyledi.
Koruma altındaki bir alana çakıl dökmek bir yana herhangi bir zarar verilemeyeceğini belirten Sarıbal, şöyle konuştu:
“Üç kilometre ileride pist var, utanmıyorlar mı bunlar?
“Bursa Ticaret ve Sanayi Odası karşı tarafa kiralamış, Milli Parklarla sözleşme yapmış, her zaman yapılan hülle yoluyla işletmesini açık artırmayla almış, daha sonra bir otele, Swissotel’e vermiş. Swissotel belli ki buraya bir yatırım yapıyor ama kendisine gelecek olan turistleri herhalde buraya indirmek için bu güzelim alanı katlediyor. Peki Milli Parklar Bölge Müdürlüğü ne yapıyor? Vali ne yapıyor? Tarım Orman Köy İşleri Bakanlığı ne yapıyor? Gözümüzün içine baka baka adeta herkesin gördüğü bir alanda piknik alanı, birinci derecede sit alanı, bırakın mıcır dökmeyi, bırakın toprağa oymayı, elleyemezsiniz, hiçbir şey yapamazsınız. Birinci derecede doğal sit alanı olmasının özelliği bu. Gelmişler burayı kazımışlar, şimdi de mıcır dökmüşler, beyefendiler buraya pist yapıp helikopterle gelecekler. Ya utanmıyorlar mı bunlar? Üç dört kilometre ileride oteller bölgesinde helikopter pisti var. Beyefendiler bu kadar mı lüks yaşayacaklar? Bu kadar mı hainlik? Bu kadar mı Uludağ’a adeta katliam derecesine varacak operasyon?”
“Milli Parklar Bölge Müdürlüğü ne yapıyor?“, “Vali ne yapıyor?” sorularını soran ve “Bu yaptığınız bu dağa, bu ülkenin, Bursa’nın en önemli kaynağına müthiş bir saldırıdır.” ifadeleri ile otel yetkililerine seslenen Sarıbal, şöyle devam etti:
“Valiyi uyarıyoruz. Sayın Vali, görevinizi yapın. Milli Parklar Bölge Müdürlüğünü uyarıyoruz. Burası babanızın malı değil, halkın malı. Burada onlarca endemik bitki var. Bitki örtüsü var. Bütün bu yetkilileri uyarıyoruz. Bu yapılan Bursa halkına, Uludağ’a saldırıdır. Kimin yaptığının da bir önemi yoktur. Otel sahibi, öbürü, beriki hiç fark etmez. Yazıktır. Bu hareket yapılmaz. Derhal tekrar eski haline döndürülmesi, buranın doğal halde bırakılması, insanların günübirlik piknik alanı olarak durması mümkün.”
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası BTSO‘nun 2. Bölge Müdürlüğü ile yaptığı protokol kapsamında uhdesinde olan alanı bir otele kiraladığını belirten Sarıbal, bölgede yapılaşmanın helikopter pisti ile sınırlı kalmayacağı uyarısında bulundu ve ekledi:
“Arkasında başka planlar olduğunu ortaya koymaktadır”
“Sonuçta helikopter acil bir durum olduğunda zaten bu zemine inebilir ama bu kadar acımasızca, doğal yapısı bozulup helikopter buraya indirilemez. Bu açıkça arkasında başka planların da olduğunu, büyük projelerin olduğunu ortaya koymaktadır. Dolayısıyla bütünüyle Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’na da bir uyarımız olsun. Kiralık olarak verdiğiniz ama Milli Parklar’dan kiraladığınız bu yerde neler yapıldığının farkında mısınız? Onlar belki bir şirket, para kazanmak için bunu yapıyorlar ama siz Bursa’nın her yerinden para kazanıyorsunuz. Bu işin içindesiniz. Bir de sizin hangi gözle baktığınızı görelim diyoruz. O yüzden Bursa’ya en yüksek sesle sesleniyoruz; Uludağ sadece Bursa’nın değil, Uludağ Türkiye’nin, Uludağ dünya mirası. Yani hepimizin, yani insanlığın. Gelin hep beraber bir kez daha ses çıkarın. Uludağ’a dokunmayın. Kirazlıyayla’ya dokunmayın. Piknik alanlarına dokunmayın. Yani para her şey değil. Oksijen, yaşam, su… Uludağ giderse suyunuz da olmaz, oksijeniniz de olmaz.”
Bu arada DOĞADER, bölgede yapılanlarla ilgili bilgi edinmek için resmi başvuruda bulunmuştu.

Uludağ Milli Park Müdürlüğü tarafından DOĞADER’e verilen yanıtta 2. Bölge Müdürlüğü ile BTSO arasında protokol imzalandığı belirtildi ve soruların yanıtları için 2. Bölge Müdürlüğü işaret edildi.

Haber Merkezi