Bursa Barosu Genel Kurulu bugün başladı. İki gün sürecek genel kurulun ilk gününde açılış konuşmasını yapan Bursa Barosu Başkanı Avukat Metin Öztosun, "Mücadelemizle belki iktidar sahiplerine rahatsızlık verdik. Ama zaten amacımızda buydu. İktidar sahiplerinin hukuka uygun davranması için çabaladık sürekli ama tüm bu süreçte Bursa Barosu olarak daima hukukun üstünlüğüne olan inancımızla hareket ettik ve kimseden korkmadık, boyun eğmedik. Cübbemizi iliklemedik." dedi.
Bursa Barosu Genel Kurulu, Akademik Odalar Birliği'nde sabah saatlerinde baro üyesi avukatların katılımıyla başladı. Divan Kurulu üyelerinin seçimi sonrasında açılış konuşmasını gerçekleştiren Metin Öztosun, Bertolt Brecht'in "Bizce en iyisi kalkmak yeter artık demektir, vazgeçmemek için kırıntısından bile yaşamanın, karşı çıkmaktır var gücümüzle acıyı doğuranlara, yaşanır hale getirmektir dünyayı bütün insanlara." dizeleriyle salonu selamladı.
Türkiye'nin hukukun üstünlüğü endeksinde 139 ülke arasında 117'inci sırada olduğunu belirten Öztosun, "Biz avukatlar hukukun bizde ki gibi 'sözde üstün olduğu' , hatta bazen 'kanun devleti' sınırlarının bile zorlanarak apaçık' kanun devletinden' bile uzaklaşıldığı bir yerde bu mücadeleyi sürdürerek dikenler içinden adalet denen gülü dermeye çalışıyoruz." diyerek verilen mücadelenin zorluğuna dikkat çekti.
2016 yılında olağanüstü hal şartlarında yönetimi devraldıklarını söyleyen Öztosun, bu süreç içerisinde yapılan Anayasa değişikliği döneminde Bursa Barosu Yönetimi olarak kuvvetler ayrılığından sapma olarak değerlendirdikleri yeni sistemin yaratacağı sakıncaları halkla paylaşmaya çalıştıklarını, hukukun üstünlüğü mücadelesini yürütmek için görevden kaçınmadıklarını ifade etti.
"Hukukun eskisinden daha büyük bir hızla araçsallaştırıldığı, muhalif olan basın mensubu, avukatlar ve siyasilerin, sade vatandaşların kriminalize edilip yasal lince maruz kalıp tutuklu yargılandıklarını, toplumsal muhalefetin yalnızca sosyal medyada yer alabildiği ama yürütmenin bundan da rahatsız olup 'bilgi kirliliği', 'kriz' bahanesiyle bu alana sansür yasası ile müdahale etmeye hazırlandığı gibi çok sayıda örneklerle karşılaştık." diyen Öztosun hukuk güvenliğinin kalmadığını, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi(AİHM) kararlarının tanınmadığını, Anayasa Mahkemesi kararlarının bağlayıcılığının tartışılmaya açıldığını, hatta mahkemenin kapatılmasının dahi dillendirildiğini gözlemlediklerini söyledi.
Avukatlık mesleğinin haksızlıklarla uzlaşmamak olduğunun altını çizen Öztosun, "Avukatların tam bir özgürlük ve bağımsızlık ve geçinme kaygısı olmadan mesleğini icra edemediği, yargılama faaliyetine katılamadığı bir ortamda bağımsız ve tarafsız yargıdan, adil bir yargılamadan ve adil bir devlet düzeninden söz edilemez." diyerek hukuk üstün değilse avukatlık mesleğinin de bir anlam ifade etmeyeceğini belirterek "Önce Hukuk" diyerek yola çıktıklarını belirtti.
Avukatlık asgari ücret tarifesinde iyileştirmelerin yapıldığını, CMK ücret tarifesi için Adalet Bakanlığı ile görüşmelerin sürdüğünü belirten Metin Öztosun, Barohan diye bilinen Türkiye de bir ilk olarak mesleğin ilk 5 yılında olan ve CMK sisteminde hizmet veren 92 genç avukata ücretsiz ofis hizmeti verildiğini söyledi. Öztosun, yönetim olarak avukatların haklarının korunmasında, avukatlara yönelik saldırılarda, insan hakları ve adil yargılama alanında, kent-çevre, kadın, engelli ve çocuk hakları alanındaki hak savunuculuğunda anında müdahale ettiklerini belirterek, bu dönemde birlikte mücadele ettiği çalışma arkadaşlarına teşekkür etti.
Bursa Barosu Başkan Yardımcısı Avukat Aslı Evde Yetkin de BursaMuhalif Gazetesi'ne yaptığı açıklamalarla genel kurulu değerlendirdi. Bursa Barosu'nun bu yıl çok büyüdüğünü ve 5 binin üzerinde avukatın kayıtlı olduğunu belirten Evke, Metin Öztosun başkanlığında Özgür ve Bağımsız Avukatlar olarak yeniden aday olduklarını söyledi.
Meslektaşlarının genel kurula ilgi gösterdiğini ve üç adaylı demokratik bir yarış olduğunu söyleyen Evke, "Meslektaşlarımızın sorunları da sayıyla birlikte çok büyüdü. Hem ekonomik sorunları var, hem mesleki sorunları var, mesleğimizin itibarsızlaştırılması var, birçok sorunla baş ediyoruz. Özellikle genç meslektaşlarımızın ekonomik sorunları çok büyüdü, biraz önce söylediğim sayıyla orantılı olarak. Meslek alanlarımız sürekli daraltılmaya çalışılıyor." dedi.
Aslı Evke avukatların sorunlarının yurttaşların sorunlarından ayrı olmadığını belirterek, "Bu bağlamda biz uzunca bir süredir bunun mücadelesini sürdürüyoruz. Yine aynı kararlılıkta baro yönetimine talibiz. Ülkemizdeki hukuk ihlallerinin, insan hakları ihlallerinin belki de hiç olmadığı kadar arttığı bir dönemdeyiz. Özellikle 2016 yılında OHAL ilanından sonra olağanlaşan bir hal dönemi var, kaldırılmasına rağmen gerek yurttaşlara gerek meslektaşlarımıza da baskılar var. Daha dün İzmir'de Deniz Poyraz davasında Barolar Birliği Yönetim Kurulu üyesi ile İzmir Barosu Başkanı darp edilerek, şiddet mağduru oldular. Bu bile geldiğimiz noktayı ortaya koyuyor. Biz avukatlar olarak buna biat etmeyecek hukukçularız, avukatlık mesleğinin özünde de bu var. Bu bakımdan mücadelemizi sürdüreceğiz." şeklinde konuştu.
Haber Merkezi