Bursa’nın verimli tarım arazilerine sahip Karacabey Ovası üzerinde yapılan plan değişikliklerine dair Bursa Barosu, TMMOB Mimarlar Odası Bursa Şubesi ve Bursa Tabip Odası’nın girişimiyle Bursa İdare Mahkemesi’nde dava açıldı.
Karacabey Ovası üzerinde kurulacak sanayi bölgesi için Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin 2020 yılı 1/100000 ölçekli Çevre Düzeni Planı değişikliği ile 2022 yılı Karacabey merkez mahalleleri (21 adet) ile 7 adet kırsal mahalleyi (Bakırköy, Gönü, Hotanlı, Küçükkaraağaç, Şahinköy, Taşlık, Yolağzı) kapsayan 1/25000 ölçekli Karacabey Nazım İmar Planı revizyonu ve plan hükümlerinin yürütmesinin durdurulması istemiyle dava açıldı.
TMMOB Bursa İKK Sözcüsü ve Mimarlar Odası Şube Başkanı Şirin Rodoplu Şimşek, Bursa Barosu Başkanı Avukat Metin Öztosun ve Bursa Tabip Odası Başkanı Doktor Levent Tufan Kumaş‘ın ortak gerçekleştirdiği basın açıklamasıyla Bursa için yargıya başvurulduğu kamuoyuyla paylaşıldı.
Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
Bursa 2020 yılı 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı’nın güncellenmesi için Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından çalışmalar başlatılmış ve davalı belediyenin davetiyle akademik odalar, BTSO ve STK’ların katıldığı, yeni 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı için çalıştaylar düzenlenirken, alelacele güncel planda değişiklik yapılmasını fırsatçılık olarak görüyoruz. Yangından mal kaçırırcasına yürürlükteki planı değiştiren Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi’nin çelişkili davranışının iptal hükmü ile yargıdan döneceğini düşünmekteyiz.
5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu‘nun 14. maddesince 2 Haziran 2017 günlü Resmi Gazete’deki Cumhurbaşkanı Kararnamesi ile Büyük Ova Koruma Alanı ilan edilen Karacabey Ovası’nda sanayi tesislerinin yapılmak istenmesi, Bursa’ya ve halkının sağlığına ihanetin bir göstergesi daha olmuştur. Kaldı ki, Bursa il bütününde nazım imar planları kapsamında ~48.700 hektar yerleşim alanı planlı olup, bu alanların % 21’i imalat ve sanayi alanı olarak planlıdır. Bu durum Karacabey ilçesinde tersine dönmüştür. Karacabey’de oran % 55’e çıkmıştır. Var olan sanayi yoğunluğu ortalamanın bu kadar üstünde iken, yeni sanayi alanlarının açılması, kırsal ve kentsel yerleşme açısından ciddi sıkıntılara neden olacaktır.
Binlerce dönüm tarım toprağına sahip Karacabey Harası olarak bilinen TİGEM ve TJK Pansiyon Harası gözden çıkarılmıştır. Kültürel değeri, hayvancılığa katkısı büyük olan ve Karacabey Belediyesi’nin yeniden canlandırmaya uğraştığı Karacabey Panayırı’nın yapıldığı yer de, verimli kullanılamayacak kadar küçültülmek istenmektedir. Plan değişikliği alanı içinde kalan antik kalıntıların yok edilme tehlikesi de çok yüksektir.
Plan değişikliği yapılan yerlerin bir bölümüne ait daha önce mahkemeler tarafından verilen iptal kararları dikkate alınmamıştır. Geçmişte yapılmak istenen sanayi alanlarına karşı kazanılmış davalardaki değerlendirmeleri dikkate almayan Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin, Bursa’ya İstanbul’ un “tamirhanesi” gözüyle bakanlara karşı hiçbir direnç göstermediği ortaya çıkmıştır. Bu senaryo gerçekleşirse, Bursa’nın tarım topraklarının bir bölümü daha betonla yok edilip kirli havayla boğulacaktır. Kaybedilen verimli toprağın bir daha üretilemediği gerçeği hala kabul edilmemektedir.
Bir bölümü sunulan gerekçelerle, akademik mesleki sorumluluğumuz gereğince açılan bu davayı kamuoyuna duyururuz.
Haber Merkezi