Depremzede çocukların fotoğraflarının sosyal medyada yayılıyor olmasından dolayı, ilerleyen yıllarda o fotoğrafların çocuklara psikolojik zararlar verebileceğine dikkat çeken UCİM Hukuk Koordinatörü Avukat Mine Rana Kahramanoğlu, olaylara kontrollü ve bilimsel yaklaşmak gerektiğini söyledi.
6 Şubat günü saatler 04:17’yi gösterdiğinde Türkiye’nin 10 kentinde büyük yıkıma yol açan depremin üzerinden iki hafta geçti.Kahramanmaraş Pazarcık merkezli 7.7 ve Elbistan merkezli 7.6 büyüklüğündeki iki depremin acısı çok ağır olmakla beraber özellikle deprem bölgesinde kimsesiz kalan bebek ve çocuklar kederimizi katbekat artırdı.

Deprem nedeniyle birçok çocuk fiziki ve psikolojik olarak çok zor koşullar altında kaldı
UCİM Hukuk Koordinatörü Avukat Mine Rana Kahramanoğlu, deprem nedeniyle birçok çocuğun fiziki olarak da çok zor koşullar altında kaldığını söyleyerek refakatsiz kalan çocukların ise kurumlara yerleştirdiğini belirtti. Deprem bölgelerinde depremi yaşamış çocukların fiziksel ihtiyaçlarının karşılanmasının ardından psikolojik ve sosyal desteğe de ihtiyaç duyduğunu hatırlatan Mine Rana Kahramanoğlu, UCİM olarak da gönüllü psikolojik danışmanlarıyla, bu çocuklar için neler yapılacağına dair toplantıların gerçekleştirilmesinin ardından acil olarak bölgede psikolojik destek verdiklerini söyledi. Bu sürecin özellikle çocuklar için çok hassas bir süreç olduğuna dikkat çeken Av. Rana Kahramanoğlu bu akut dönemi bir an önce sağlıkla atlatabilmek için dayanışmanın, birlikte hareket edebilmenin çok önemli ve hayati olduğunu söyledi. Devlet kurumlarının haricinde STK’ların daha çok gönüllü barındırdığını ifade eden Kahramanoğlu, devlet kurumlarıyla da birlikte hareket edebilmek için gereken başvuruyu yaptıklarını belirtti. Hukuki süreçleri de yakından takip ettiklerini söyleyen Av Kahramanoğlu her açıdan ihmal riskiyle karşı karşıya olan çocuklar için hukukçularla birlikte toplantıların gerçekleştirildiğine ve çalışmaların sürdüğüne dikkat çekti. UCİM olarak çocukların, eğitim; burs, dava süreçlerinde her daim yanında olduklarını hatırlatan Kahramanoğlu depremin ardından da hem refakatsiz kalan hem de refakatli olsa bile desteğe ihtiyaç duyan tüm çocuklara desteğe hazır olduklarını belirtti. Daha büyük bir kadroya ihtiyaç duyduklarını belirten Kahramanoğlu, hem bağış hem de destek taleplerinin olduğunu ifa ederek kayıp çocuklarla ilgili de açıklamalarda bulundu. Kendilerine doğrudan bir haber gelmese de deprem sonrası sosyal medyada birçok ebeveynin ya da akrabanın çocuklarını ve yakınlarını aramaya çalıştığına dikkat çeken Avukat Kahramanoğlu, o süreçte gelen ihbarların hepsine, kayıp ihbar ekibiyle destek olduklarını sonrasında da durumu Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına, Sağlık Bakanlığına ilettiklerini belirterek hastanelerde ya da kurum bakımlarında olup olmadıklarını sorguladıklarını söyledi. Hala kayıp çocukların olduğuna söyleyen Kahramanoğlu o çocuklarla da ilgili tüm hukuki süreçleri yürüteceklerine dikkat çekerek her bir bireye düşen önemli sorumlulukların olduğunu belirtti. Deprem sebebiyle acil haberleşme ihtiyacı olarak sosyal medyanın kullanılıyor olmasının son derece doğal olduğunu ama bu süreçte de çocukların çok etkilendiğine dikkat çeken Kahramanoğlu, hassas görüntülerin paylaşılmaması gerektiğini söyledi. Depremzede çocukların fotoğraflarının sosyal medyada yayılıyor olmasından dolayı, ilerleyen yıllarda o fotoğrafların çocuklara psikolojik zararlar verebileceğine dikkat çeken Kahramanoğlu, olaylara kontrollü ve bilimsel yaklaşmak gerektiğini söyledi. Depremi yaşamış tüm ailelere psikolojik destek almaları hususunda yardımcı olmak gerektiğini söyleyen Kahramanoğlu, özellikle çocukların yetişkin olana kadar hem eğitim hem de psikolojik olarak devletin ve STK’ların sürekli olarak da desteklemeleri gerektiğini ifade etti.
“Zor bir dönemden geçiyoruz iş birliği içinde olmalıyız”
Ülke olarak çok acı ve zor günlerden geçiyoruz diyen Avukat Mine Rana Kahramanoğlu, her bir yurttaşın bu dönemde iş birliği içinde olması gerektiğine dikkat çekti. Bütün STK’ların ve devlet kurumlarının beraber hareket etmesi gerektiğini vurgulayan Kahramanoğlu, bu felaketin tek başına kaldırılacak bir acı olmadığını, kendi uzmanlık alanlarıyla da birlikte çocukların güvenliği için devlet ile iş birliği yapmaya hazır olduklarını ve bu konuyla ilgili de gerekli girişimleri sürdüreceklerini ifade etti.
Haber merkezi