Kahramanmaraş merkezli depremlerde enkaz altında anılar, molozların ardında ise bir numaralı kanserojen asbest yığını kaldı. LÖSEV uyarıda bulunarak, “Deprem nasıl geliyorum dedi ve geldiyse ne yazık ki lösemi ve kanser de aynı şekilde kapımızı çalacaktır” dedi.
Deprem bölgesindeki enkaz kaldırma çalışmalarının başlaması, moloz yığınlarının rastgele alanlara boşaltılması, güvenli ve uygun şartların sağlanmaması yönündeki endişeleri de beraberinde getiriyor.
Kanserojen bir mineral olup üretim maliyetinin de düşük olması nedeniyle endüstride geniş bir kullanım alanı bulunan asbest Türkiye’de gündemimize en son geçtiğimiz aylarda 600 ton asbest barındırdığı iddia edilen Brezilya donanmasına ait uçak gemisi NAe Sao Paulo‘nun, söküm için Aliağa Limanı’na gelecek olması haberleriyle geldi.
Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın onay verdiği geminin gelişi kamuoyu baskısı ile iptal edildi. Fakat bölgede gemi dökümlerinin yeterince denetim ve kontrol altında sağlanmadığı kamuoyunda tartışılmaya devam ederken depremdeki moloz yığının olası kanserojen tehlikesi de endişe uyandırdı.

“Deprem gibi kanser de aynı şekilde kapımızı çalacaktır”
Lösemili Çocuklar Sağlık ve Eğitim Vakfı (LÖSEV) Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Üstün Ezer, 100 milyon ton molozun nereye döküleceğinin düşünülmesi, asbest ve kanserojen yükü ölçümünün yapılması gerektiğine dikkati çekerek, “Daha 6 ay önce asbest yüklü, kanserojen dolu Brezilya ölüm gemisine karşı çıkanlar şimdi neden suskunlar? Moloz dağları artık onları ilgilendirmiyor mu? Bölgelerinden uzak diye mi yoksa hevesleri mi kalmadı?” dedi.
Erciyes Dağı büyüklüğünde moloz yığını oluşacağı yönündeki öngörüyü hatırlatan Dr. Ezer, “Elbette ülkemizde Lösemi ve kanser hastalıklarının artmasını isteyen; ilaç firmaları, özel rant hastaneleri, ilaç araştırma/insanları denek yapan tüccarlar… Kansere ‘dur’ diyeceğiz ve özellikle çocuklarımızı koruyacağız. Bugün bu paylaşıma burun kıvırıp, sessiz kalıp yüzünü dönenlerin, geçmişte deprem tehlikesine aldırmayanlardan farkı yoktur. Deprem nasıl geliyorum dedi ve geldiyse ne yazık ki lösemi ve kanser de aynı şekilde kapımızı çalacaktır” ifadelerini kullandı.
Asbest maruziyeti akciğer ve zarı kanseri, gırtlak ve yumurtalık kanseri ile tozun akciğerlerde birikmesi ile akciğer dokusunda hasar gibi ölümcül sonuçlar yaratabilecek hastalıkların nedeni olduğu ortaya konulmuştur.
LÖSEV depremzedelerin yanında
LÖSEV ilk günden bu yana depremzede lösemili çocukların, yetişkin kanser hastalarının ve ihtiyaç sahibi tüm çocukların yanında olmaya çalışıyor. Yüze yakın lösemi ve kanser hastası depremzede halk bağışları ile örülen Lösante Hastanesi’nde ücretsiz tedavi edilirken, bölgeden tahliye edilen 250’yi aşkın depremzede kanser hastası ve ailesine de çeşitli illerde konaklama hizmeti veriliyor.

50 depremzede aile Ankara Lösemili Çocuklar Köyü’nde konaklıyor. Depremin gerçekleştiği ilk saatlerden bu yana çalışanları, gönüllüleri, iyileşen gençleri ve ailelerinin destekleri ile hazırlanan acil ihtiyaç paketleri 10 İyilik Tırı ile bölgeye sevk edilirken yakınlarının evlerinde barınan aileler de ziyaret edilip, ihtiyaçları ulaştırılıyor.
LÖSEV, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Avşar Kampüsü’ndeki Sevgi ve Umut Evleri‘nde yardımlarını ulaştırmaya devam ediyor.