SON DAKİKA
Hava Durumu

İş kazası geçiren Bursa Orakçı Makina işçileri: Ölüme götüren koşullar nedeniyle işten çıktık

Haber Giriş Tarihi: 18.08.2024 10:45
Haber Güncellenme Tarihi: 18.08.2024 10:45
Kaynak: Haber Merkezi
Haberyazilimi.com
İş kazası geçiren Bursa Orakçı Makina işçileri: Ölüme götüren koşullar nedeniyle işten çıktık

Bursa’da bulunan Orakçı Makina’da yetersiz iş güvenliği önlemleri işçileri canından bezdirdi. İşçiler sürekli hale gelen iş kazaları nedeniyle işten çıkmak zorunda kaldıklarını söyledi.

Metal iş kolu her yıl en fazla iş kazasının yaşandığı sektörler arasında yer alıyor. Bursa Osmangazi’de bulunan Orakçı Makina’daki çalışma sistemi metal sektörünün iş kazası ortalamasını neredeyse tek başına yükseltiyor. Bu çalışma sistemi işçilerin tarifiyle ‘kara düzen.’ Orakçı Makina’da iş kazası geçirip işten ayrılan iki işçi Hüseyin İlhan ve Yunus Emre Melek fabrikadaki çalışma koşullarını gazetemize anlattı.

‘İş kazası geçirdim, çalışmaya devam ettim’

Fabrikada çalıştığı bir seneye yakın sürede 10-15 civarında iş kazasına şahit olduğunu söyleyen Hüseyin İlhan, “İşlerine geldiğinde ‘Biz bir aileyiz’ derler ama doğru düzgün önlem dahi almıyorlar. Çalıştığım dönemde fabrikanın içi kaynak dumanından geçilmiyordu, resmen kara düzen bir çalışma ortamı vardı. Başta söylediğim o şahit olduğum iş kazalarından biri de benim başıma geldi. Kasaların birleştirildiği bölümde çalışırken zincir ile metal arasına sıkıştı parmağım. Bu olay haziran 2023’te oldu. O halde akşama kadar çalıştım. Gece boyu parmağım şişmiş, sabah uyandığımda fark ettim. Hastaneye gittim, 1 ay rapor verdiler. O parmağım hâlâ hasarlı” dedi.

‘Yorulduğumu ispatlamamı istediler’

Fabrikada sömürünün çok fazla olduğunu belirten İlhan, “İtiraz etme hakkın yok, ne derlerse yapmak zorundasın. Çok yoğun bir tempoda çalıştığım bir gün fazla mesaiye kalmamı istediler ben de kalamam dedim. ‘Kalmazsan iki günün kesilecek’ dendi. Buna rağmen kalmayacağımı söyledim, yorgundum. Yorulduğumu ispatlamam istendi. Ben de ‘Çıkarayım atletimi vereyim size’ deyince bir şey diyemediler. Yoğun tempoda çalışıyorduk, üstelik önlem de yok dolayısıyla iş kazaları yaşanıyor. İş kazası geçirenlere de kalkıp ‘Bunlar yalancı, bizden para koparmak istiyorlar’ diyorlardı” diye anlattı.

‘İş kazası geçiren işten çıkıyor’

Fabrikada yaşanan her şeyden örgütlü oldukları Türk Metal’in haberinin olduğunu söyleyen İlhan, “Sendikacılar bize kaçamak cevaplar veriyordu. Bir abimiz bir toplantıda ‘Size hakkımı helal etmiyorum, benden kesilen aidat helal değil size. Patron yetmiyor bir de siz sırtımızdasınız’ diye tepki gösterdi. Sendikacılar ‘Ağır konuşuyorsun’ diye cevap verdi. Fabrikada havalandırma yetersiz, maskesiz boya yapıldığına şahit oldum. Kötü çalışma ortamından, insana verilmeyen değerden dolayı işten çıktım. Yavaş yavaş ölüme gidiyorduk, bugün değilse yarın. Bu koşullardan işten çıkarak kurtulduk. Benim gibi iş kazası geçiren veya daha iyi bir iş bulan hemen işten çıkıyor” dedi.

‘Bilmediğim bir bölüme verildim orada elektrik çarptı’

Kaynak yaparken elektrik çarpması sonucu iş kazası geçiren Yunus Emre Melek ise yaşadıklarını şöyle anlattı: “Bir yıl çalıştım Orakçı Makina'da ilk 5-6 ay sorun yoktu. Sonra sendikalı olduk, fabrikada baskı arttı. Fabrika yönetimi işçiler kendi kendilerine işten çıksın diye her türlü baskıyı yaptı. İş yerinde hakkını arayan işçiler istifaya zorlanıyor, baskıyla kandırılarak istifa dilekçeleri alıyorlardı. Çok sayıda işçi, tazminatsız çıkarılarak mağdur edildi. Baskı artınca iş kazaları da arttı. Ben de iş kazası geçiren işçilerdenim. Beni de bilmediğim bir bölüme verdiler, orada çalışırken elektrik çarpması oldu. Zaten çalıştığım son 5-6 ayda bir o kadar da bölüm değiştirmişimdir” dedi.

‘Hastanede tek bıraktılar’

Başka bir bölümde çalışırken kaynak yaptığım torçta su kaçağı olduğunu söylememe rağmen önlem almadılar diyen Melek, “Amir bana gelip ‘Sen devam et bir şey olmaz’ dedi, umursamadılar. Sağ elimle torçu tutarken sol elimle de demiri tutuyordum o ara şase yaptı ve elektrik çarptı. Apar topar güvenlik beni hastaneye götürdü. 14.00 gibi gittik 21.00’de çıktım hastaneden. Beni hastaneye götüren güvenlik zaten 16.00 gibi hastaneden ayrıldı, ben tek kaldım. Buradan bile işçiye ne kadar değer veriyorlar ortada. Ben kendi imkanlarımla evime döndüm” diye konuştu.

‘Sendikacılar her şeye şahit ama bir şey yapmadılar’

Yaşadığı iş kazası sonrası şikayetçi olduğunu söyleyen Melek, patronun kendisine “Madem şikayetçi olacaktın bize neden söylemedin?” dediğini anlattı. Melek, “Şikayet öncesi önlem almak için bunu söylediklerini biliyorum. Ben kaynakçı olduğum halde beni montaja gönderdiler. Çalışma ortamında insan güvenliği yok, kara düzen çalışıyorduk. Durum böyle olunca da çok fazla iş kazası oluyordu. Yaşanan her şeye sendikacılar şahit ama hiçbir şey yapmadılar. Sendikacıların fabrikada varlığıyla yokluğu bir” dedi.

‘Türkiye iş kazalarında avrupa'da 1’inci’

Türkiye’nin ölümlü ve yaralanmalı iş kazalarında Avrupa'da ilk sıralarda yer aldığını vurgulayan İşçilerin Avukatı Kemal Özgür Yetkin, “İSİG Meclisi verilerine göre 2024 yılının ilk 6 ayında en az 878 işçi hayatını kaybetti. Emekçilerin, sendikasız, güvencesiz, kayıt dışı çalışma koşullarına mahkum edilmesi, işverenlerce işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınmaması, kamusal denetim mekanizmasının işletilmemesi gibi nedenlerle maalesef iş kazalarının önüne geçilmiyor. Yine yargılama sürelerinin çok uzun olması, etkin soruşturma yürütülmemesi, cezaların caydırıcı olmaktan uzak olması da bu vahim tablonun oluşmasında etkilidir” ifadelerini kullandı.

Uğur Ökdemir

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.