Emek Partisi İstanbul Milletvekili İskender Bayhan, otomotiv sektöründe üretim ve ihracat rekoru kıran Oyak-Renault fabrikasında “tasarruf” gerekçesiyle ısıtıcıların kapatılmasını ve işten çıkarmaları Meclis gündemine taşıdı.
OYAK Renault’ta estirilen sömürü terörü arşa vardı.
— İskender Bayhan (@iskenderbayhn) January 18, 2025
İşçilerin taleplerini meclise taşıdık ve @isikhanvedat'a sorduk.
Bu sömürü terörüne karşı birlikte mücadele etmek için işçi kardeşlerimize çağrımız var! @emepbursa pic.twitter.com/bFEFc07Tmm
Yanıtlaması istemiyle Bakan Işıkhan’a soru önergesi veren Bayhan, Renault CEO’larının “kâr rekorları kırıyoruz” ve “Türkiye’yi ihracat merkezimiz olarak görüyoruz” açıklamalarına dikkat çekerek şunları söyledi: “Fabrika yöneticileri Türkiye’nin 14 fabrika arasında en iyi ve en hızlı üretimi yaptığını övünerek dile getirirken, aynı 14 fabrika içinde işçilerine en düşük ücreti ödeyen yine Türkiye’dir. Bu tablo, otomotiv tekelinin kârını artırırken işçilerin haklarını ve yaşam koşullarını nasıl hiçe saydığını gözler önüne seriyor.”
Bursa’daki fabrikada çalışan 5.220 işçinin düşük ücretlerini kredi kartı borçları ve eş-dosttan alınan yardımlarla karşılamaya çalıştığını belirten Bayhan, kış aylarında ısıtıcıların kapatılmasını ve kışlık kıyafet sağlanmamasına tepki gösterdi: “Isıtıcıların kapatılması ve koruyucu ekipmanların dağıtılmaması gibi uygulamalar, işçilerin sağlıklarını tehlikeye atmaktadır. 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nu açıkça ihlal eden bu durum, Oyak-Renault patronlarının hukuksuzluğunu gözler önüne sermektedir. Bakanlık, bu ihlaller için hangi adımları atacaktır?”
Emek Partisi İstanbul Milletvekili İskender Bayhan, Bakan Işıkhan’ın yanıtmalası için şu soruları sordu;
1- Isıtıcıların kapatılması, kışlık kıyafetlerin sağlanmaması ve kişisel koruyucu ekipmanların dağıtımının sağlanamaması işçilerin hastalanmasına birçok iş kazasına yol açmıştır. Oyak-Renault patronlarının 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile Kişisel Koruyucu Donanım Yönetmeliği’ni açıkça ihlal ettiğini ve suç işlediğini göstermektedir. Bakanlığınız, işçilerin sağlık ve güvenliğini hiçe sayan bu hukuksuz uygulamalara karşı gerekli denetimleri yapacak ve cezai işlemleri uygulamak için adım atacak mıdır?
2- Yüksek kâr ve ihracat hedefleri doğrultusunda işçilere uygulanan yoğun performans baskısı ve fazla mesai dayatmalarının yanı sıra, soğukta ve koruyucu ekipmanlardan yoksun şekilde çalışmaya zorlanan işçilerin dikkat dağınıklığı ve stres nedeniyle iş kazası ve iş cinayetlerine maruz kalma riski artmaktadır. Bakanlığınıza bağlı müfettişler, Oyak-Renault fabrikasında işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerini en son ne zaman denetlemiştir? Bu kasıtlı ihmallerden kaynaklanabilecek kazaları önlemek adına Renault fabrikasına yönelik herhangi bir yaptırım uygulanacak mıdır?
3- Kapitalist sömürü düzeni ve iktidarın politikaları sonucu yaşanan ekonomik kriz gerekçe gösterilerek birçok işyerinde olduğu gibi Oyak-Renault fabrikasında da “tasarruf” ya da “küçülme” adı altında işçilerin temel hakları hukuksuzca gasp edilmektedir. İşten çıkarmalar sürerken, az sayıda işçiyle daha fazla iş yapılması dayatılmakta, “hadi hadi” baskısıyla üretim devam ettirilmektedir. İşçi sağlığı ve güvenliği önlemleri dahi maliyet unsuru olarak görülerek çalışma koşulları giderek ağırlaşmaktadır. Krizin faturasını işçilere ve emekçilere yükleyen politikalarınızın patronları cesaretlendirdiğini düşünüyor musunuz?
4- İş güvencesinin patronların keyfi kararlarına bağlı olması, işçilerin kolayca işten çıkarılmasına yol açmakta ve diledikleri işçiyi yaptırımsız bir şekilde işten çıkarabildikleri bir düzen yaratmaktadır. Bu durum, işçilerin en temel hakkı olan iş güvencesini hiçe saymaktadır. İş güvencesini yasalarla güçlendirmek için somut adımlar atmayı düşünüyor mu, yoksa patronların talepleri doğrultusunda ucuz emek sömürüsünü ve güvencesiz çalışmayı desteklemeye devam mı edeceksiniz?
5- Fabrika içerisinde sözleşme ile işe alınan işçilere 4 aylık deneme süresi ve 2024 Aralık ayında 95 Lira saat ücret dayatıldı. 2025 Ocak ayına sözleşmeli işçilerin büyük çoğunluğu işsiz girdi. Sözleşmeli işçilere asıl iş yaptırılarak kadrolu işçilerin iş güvencesinin ortadan kaldırılması ve büyük fabrikalarda yüzlerce işçinin sürekli olarak işten çıkarılması nedeniyle güvenceli çalışma ortamının sağlanamaması konusunda bakanlığınız sessiz kalmaya devam mı edecek?
6- 2025 yılı gelir vergisi ilk tarife dilimi, yeniden değerleme oranına göre %43,93 oranında artırılarak 158.000 TL olarak belirlendi. İhracat ve satış rekorları kıran birçok firma vergi rekortmenleri listesinde yer almazken, ayın sonunu getirme derdiyle akıl ve ruh sağlığından olan işçilerin sağlıklı ve güvenceli bir yaşam sürmesi için bakanlığınızın herhangi bir girişimi olacak mı?
Kaynak: Haber Merkezi