Yıldırım ilçesinde 7 okulun Bursa Fayı üzerinde (muhtemel sakınım bandında) bulunmasıyla ilgili olarak Bursa Muhalif’e konuşan Jeoloji Mühendisleri Odası Güney Marmara Şubesi Başkanı Engin Er, binaların depreme dayanıklılığına yönelik yapılan incelemelerin fay hatları dikkate alınmaksızın, yalnızca demir-beton testi odaklı olduğunu belirterek, “Bu okullar 2004 öncesinde yapıldıysa kıyamet demektir” ifadelerini kullandı.
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 2020 yılında alınan karar ile Bursa’da depreme dayanıksız olduğu gerekçesiyle 24 okulun yıkılacağı açıklanmıştı. Belirlenen okulların bazıları tamamen bazıları da kısmi olarak yıkıldı ve yeniden yapıldı, bazıları ise yıkıldı ancak yenisi yapılmadı.
Yılan hikayesine dönüşen konu, 6 Şubat depremlerinin ardından tekrar gündeme geldi ve okulların depreme dayanıklılığı konusunda etkin çalışmalar yürütülüp yürütülmediği sorgulandı. Geçtiğimiz günlerde alınan acil tahliye kararı çerçevesinde ise Bursa’da 12 okulun daha depreme dayanıksız olduğu gerekçesiyle boşaltılacağı bildirildi.
Öte yandan Uludağ eteklerine paralel olarak Bursa merkezinin altından geçen ve büyük bölümü Yıldırım ilçesinin altında bulunan fay hattının sakınım bandı üzerinde 7 okulun yer aldığı tespit edildi. İlgili okullara yönelik güncel bir tahliye kararı veya güçlendirme çalışması ise bulunmuyor.
Fay hattı üzerinde bulunan okulların isimleri şöyle:
– Yeşilyayla Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi (Yıldırım) – 1998 yılında yapıldı, 2004 yılında ek bina yapıldı.
– Şehit Piyade Binbaşı Ercüment Türkmen Ortaokulu (Yıldırım) – 2008 yılında yapıldı.
– Ayşe Müzeyyen Tozluoğlu İlkokulu (Yıldırım) – 1996 yılında yapıldı.
– Davutkadı Eşref Evcil İlkokulu (Yıldırım) – 1995 yılında yapıldı, 2005 ve 2006 yıllarında dönüştürüldü.
– Emir Sultan Anadolu Lisesi (Yıldırım) – 1987 yılında yapıldı, 1992 yılında dönüştürüldü.
– Emir Buhari Ortaokulu (Yıldırım) – 2009 yılında yapıldı.
– Mümin Gençoğlu 1 İlkokulu (Yıldırım) – Yapım yılı bilinmiyor.
Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü (MTA) Yerbilimleri Harita Görüntüleyicisi’nin sağladığı veriler ile söz konusu okulların fay hattına ait muhtemel sakınım bandındaki konumu görüntülenebiliyor.




Verilere göre, okulların yanı sıra afet ve acil toplanma alanı olarak belirlenen bölgelerin de fay hattı üzerinde olduğu, hatta söz konusu okulların bazılarının doğrudan acil toplanma alanı olarak belirlendiği görülüyor.
Okulların fay hattı üzerinde bulunmasına ilişkin riskleri Bursa Muhalif’e değerlendiren Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Güney Marmara Şubesi Başkanı Engin Er, olası bir depremin gündüz ya da gece saatlerinde gerçekleşebileceğini ve deprem sırasında okulda öğrenci bulunmayabileceğini söylüyor.
Ancak okulların ve yakınlarındaki boş arazilerin AFAD tarafından afet ve acil durum toplanma alanı olarak da belirlendiğine dikkat çekerek, deprem sonrası uygulamaların ilerleyen aşamalarında bu bölgelerin koordinasyon merkezi, çadır kent alanı, aşevi, sahra hastanesi vb. biçimde kullanılmasının yaratacağı tehlikeyi vurguluyor.

Bursa’daki fay hatlarının 1/1000 ölçekli imar planlarına (en ayrıntılı ve mikro düzeydeki planlar) işlenmesi gerektiğini belirten Engin Er, bunun yapılabilmesi için de kentin paleosismolojik çalışmalarının yürütülmesi gerektiğini ifade ederek, “Çünkü fay çizgileri noktası noktasına doğru biçimde çizilmiş durumda değil. 1/1000 ölçeğinde yapılacak paleosismolojik çalışmalarla noktası noktasına çizilebilir ve imar planlarına işlenebilir. Sonra da ona göre yapılaşma yasaklı bölgeler oluşturulabilir” diyor.
Mevcut durumda fay hatları önemsenmeden ve üzerine herhangi bir çalışma yapılmadan imar planlamaları oluşturulduğunu ise “Bu kırmızı çizgilerle gösterilen fay hatlarının olduğu yerlere gidin, bakın. Yüzlerce bina var, boş arsaların da imar durumu var. Buraya bina yapabiliyorsunuz” şeklinde açıklıyor.
JMO Güney Marmara Şubesi Başkanı Engin Er, şöyle devam ediyor:
“Şimdi buna rağmen kalkıp ‘yapamayız, orada asfalt var, bina var’ diyen yöneticileri de Hatay’a, Kahramanmaraş’a göndermek lazım. Eğer siz bir şehri kurtarmak adına bir binayı yıkamıyorsanız bunu deprem yıkar zaten. Uzun süren çalışmalar değil bunlar. Siz yıkmazsanız deprem yıkar.”

Kahramanmaraş depremlerinin ardından, Bursa’da yerleşime açılması düşünülen boş alanlardaki tüm afet tehlikelerini, yapılaşmış alanlarda ise tüm afet risklerini belirleyecek olan mikrobölgeleme çalışmasının başlatıldığını da aktaran Engin Er, “Keşke 20 yıldan beri yapılsaydı” diye ekliyor.
“Okulun deprem riski incelenirken fay hattına bakılmıyor”
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 2015 yılında başlatılan çalışma kapsamında, Bursa’daki okulların deprem riskinin tespit edilmesi ve dayanıksız yapıların yıkılması veya güçlendirilmesine ilişkin projeyi hatırlatıyoruz, “Fay hattı üzerindeki bu okullar neden es geçildi?” diye soruyoruz.
Engin Er, yanıt veriyor:
“Buna bakan yok ki. Fay hattının olması senin bina yapmana engel değil. Zaten hatamız bu. Okulun depreme dayanıksız olduğunun tespiti demir-beton testi ile yapılıyor. İskenderun’a resmi görevle gittim ben. Araziye çıkarken inşaat mühendisi, jeoloji mühendisi ve mimar olmak üzere üç kişi çıkıyoruz. Kolonda, kirişte kesik var mı, zemin uygun mu, sıvılaşma var mı onlara bakıyoruz. Ama Bursa’da eksik konulardan biri de bu. Araziye jeoloji mühendisleri çıkmayacak, biz kitabi bilgilerle bu işleri anlamaya çalışıyoruz deniliyor. Bu kitabi bilgiler İskenderun’da yok mu? Bursa’da arazi incelemesine jeoloji mühendisleri olmadan çıkılıyor. Yani fay hatları ciddiye alınmıyor.”
“Yıldırım’daki en büyük sorun zemin dolguları ve fay segmentleri”
Deprem sırasında elverişsiz zemin ve muhtemel fay segmentleri dolayısıyla meydana gelebilecek sorunların yalnızca bununla sınırlı olmadığını ifade eden Engin Er, Yıldırım ilçesindeki bir başka riske daha işaret ediyor.
Zemini yapılaşmaya uygun hale getirmek üzere yapılan dolgu işlemlerinin Yıldırım’daki en büyük sorunlardan biri olduğunu şöyle anlatıyor:
“1999 depreminde bunu Mudanya Güzelyalı’da gördük. Yıldırım’daki en büyük problemlerden biri zemin dolguları biri de fay segmentleri zaten. Konglomera zemin sağlam aslında. Ama temeli dolguya oturtunca çok büyük sıkıntı oluyor. Bunu Kahramanmaraş’taki incelemelerimiz sırasında da gördüm. Binanın bir tarafının kolonları kırılmış, eğri vaziyette kalmış.”

“Bursa’daki tüm okulların deprem riski incelemeleri tamamlandı”
Öte taraftan, fay hattı sakınım bandı üzerinde bulunan 7 okul ile ilgili olarak Milli Eğitim Bakanlığınca herhangi bir çalışma yapılıp yapılmadığına ilişkin bilgi edinme talebimiz ise ilgili kurumlarca yanıtsız bırakılıyor.
Eğitim İş Bursa Şubesi Başkanı Yeliz Toy ise bu konuda sendika olarak yürüttükleri çalışmalar kapsamında Milli Eğitim Bakanlığı birimlerinden devamlı olarak aynı muğlak yanıtı aldıklarını şöyle ifade ediyor:
“2015’te başlatılan, okulların deprem tahkiki çalışmalarının tamamlandığını ve Bursa’daki tüm okullarda gerekli uygulamaların yapıldığını söylüyorlar. Bizim edinebildiğimiz bilgi bu şekilde. Bursa’da deprem riski incelenmemiş hiçbir okul kalmadığını ifade ediyorlar.”
Fadime Nisa Sayar – İhsan Çelepkolu