Fahrettin Koca, asistanlar ve istifa edenler bir kereye mahsus geri dönebilir mesajı verdi. Bursa Tabip Odası Başkanı Dr. Tufan Kumaş, sorunun doğru tespitiyle çözüm olabileceğini düşünüyor. Kumaş, sağlık politikalarını, ekonomi politikalarına benzeterek eleştiri getiriyor.
“Buralar boş kalmaz merak etmeyin. Asistan doktorlarımızla yola devam ederiz. Doktorluk gibi aziz bir mesleği sadece paraya bina etmek, dayamak herhalde pek de insanı değildir.” Bu sözler Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ait. Erdoğan’ın hekim sorunlarına karşı ‘köprüleri atma’ çıkışının üzerine Fahrettin Koca’nın asistanlarla ilgili yaptığı açıklama, “geri adım mı atıldı?” sorusunu akla getirdi.
Sağlık Bakanı Koca’nın yaptığı açıklamayı Bursa Tabip Odası (BTO) Başkanı Tufan Kumaş ile konuştuk. Kumaş, sorunların saptanmasının çözüm için önemli olduğuna vurgu yaparak bakanın açıklamalarını değerlendirdi.
Hekimler yoksulluk sınırı altında
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, dün (20 Nisan Çarşamba) yaptığı açıklama ile memuriyetten istifa eden veya son yapılan Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı’ndaki (TUS) başarısıyla bir uzmanlık eğitimi programına yerleşenlerin, tek sefere mahsus kanunda belirtilen süreleri beklemeksizin asistanlığa başlayabileceğini söyledi. BTO’nun yeni başkanı Dr. Tufan Kumaş, Fahrettin Koca’nın açıklamalarının bir yönüyle iyi olduğunu söyledi. Diğer yönüyle; hekimler kamudan ayrılıyor, istifa ediyor, emekliliği dolanlar gidiyor, branş değiştirdiğine dikkat çeken Kumaş, hekimlerin temel sorununun sağlıkta şiddet ve özlük haklarının olduğunu belirterek iki nedenden bahsediyor:
“Sağlıkta şiddet artış eğiliminde. Buna karşın etkin mücadele yahut önleyici çaba yok. Hekimler bu durumdan bunalmış durumda. Öte yandan fiziki şartlar, çalışma koşulları, muayene süreleri gibi sıkıntılar var. Başkaca önemli faktör ise özlük hakları. Hekimler yoksulluk sınırı altında yaşıyor.”

Sağlık yönetimi ekonomi yönetimi gibi
Sorunların kısır döngü içerisinde kaldığından söz eden Kumaş, sözlerine şöyle devam ediyor: “5 dakikada hasta bakamazsınız. Tanı koyup, tedavi edemezsiniz. Hastalar sonuç alamayınca hekimi sorumlu tutuyorlar. Üstelik tepeden de yönlendiriliyorlar. Hekimler sorumlu gösteriliyor. Bir yorgunluk ve tükenmişlik hali var. Şu an emeklilik hakkı kazanan herkes emekli oluyor artık.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın sözlerini hatırlattığımız Kumaş, hekimlik mesleği üzerinden bir örnek vererek değerlendirme yapıyor. “Biz önce tanı koyar, sonra tedavi ederiz.” Soruna ilişkin saptamanın doğru yapılmaması halinde çözüme ilişkin alınan kararların da yanlış olacağını düşünen Kumaş, sorunun sağlık ortamı olduğunu ekliyor. Sağlık ortamının iyileştirilmesi için neler yapılması gerektiğinin sorulması gerekiyor diyen Kumaş, “Yani bu sorulara cevap aramadığınız zaman, ‘hekimler neden mutsuz’, ‘neden iş yapamıyorlar’, ‘biz bunu nasıl düzeltiriz’ demek yerine ‘giderlerse gitsinler biz asistanlarla devam ederiz’ mantığı, faiz sebep enflasyon sonuç mantığıyla sağlığı yönetmek oluyor” sözleriyle sağlık sistemini eleştiriyor.
‘Niceliğe önem verilmesi hayati sorunlar doğurur’
Sorunun daha iyi anlaşılması BTO Başkanı Kumaş, başka bir örnek veriyor. “Kanayan bir hastaya kan bileşeni verilir. Ancak hastayı tedavi etmezseniz kan vererek hayatta tutamazsınız.” Kök neden analizi yapmadan, “ben yaptım oldu” anlayışını eleştiren Kumaş, son olarak şöyle konuşuyor: “Asistanlarla ilgili belli bölümlerde zaman zaman yetersizlikler oldu. Bunların giderilmesi önemli. Fakat tepeden inme politikalar başka hayati sorunları doğuruyor. Örneğin, bir ana bilim dalının eğitebileceği asistan sayısından fazla asistan oraya yüklerseniz onlar iyi eğitim almayacaktır. 3 kişinin iyi eğitim alacağı yere 10 kişiyi koyarsanız oranın niteliği düşer. Nitelik değil de nicelik önemliymiş gibi anlıyorlar. TTB’nin bu konuyla ilgili defalarca açıklaması oldu. Sayıyı artırarak sorunları çözemezsiniz. Sorunlar, bu konuda bilgiye ve birikime sahip dernek ve meslek örgütlerinin görüşleri alınmalı.”
Osman Çaklı
Fotoğraflar – Sibel Kahraman