Çin’den dünyaya yayılan virüs nasıl gelişti? Koronavirüsün neden olduğu hastalığın belirtileri neler? Kovid-19 (Covid-19) adı verilen virüse karşı nasıl önlem alınmalı? Bursalılar sizin için hazırladık.
Koronavirüs (Coronavirus) ilk defa 29 Aralık 2019’da Çin’in Wuhan şehrindeki deniz ürünleri ve canlı hayvan satan bir markette çalışan 4 kişide görüldü, aynı günlerde bu marketi ziyaret eden çok sayıda kişi aynı şikayetlerle hastaneye yatırıldı. Hastalardan alınan örneklerin incelenmesi sonucunda hastalığa neden olan virüsün SARS ve MERS virüsü ailesinden olduğu anlaşıldığı açıklandı. 7 Ocak’ta Dünya Sağlık Örgütü yeni salgının adını “Yeni Koronavirüs 2019 (2019-nCoV)” olarak açıkladı. Daha sonra ise virüse Kovid-19 (Covid-19) adı verildi.
Hızla yayılan ve endişelere neden olan koronavirüs nedir, nasıl bulaşır, nasıl korunuruz? Tüm bu soruları ve daha fazlasını Bursalılar için derledik.
Koronavirüs nedir?
Koronavirüsler insanlar arasında hastalık yapabilen, bazı hayvan türlerinde (kedi, deve, yarasa) tespit edilebilen geniş bir virüs ailesidir. Hayvanlar arasında dolaşan koronavirüsler zaman içinde değişim göstererek insana bulaşma yeteneği kazanabilirler ve böylelikle insan olguları görülmeye başlar. Ancak bu virüslerin insanlar açısından tehdit oluşturması, insandan insana bulaşma yeteneği kazanmalarından sonra söz konusu oldu. Kovid-19, Wuhan şehrinde canlı hayvan marketini ziyaret edenlerde ortaya çıkmış, insandan insana bulaşma yeteneği de kazanmış olan bir virüstür.
Koronavirüs’ün yol açtığı hastalığın belirtileri neler?
2-14 gün süren bir kuluçka süresi bulunan virüsün ilk belirtesi yüksek ateş (39 derece). Daha sonra kuru öksürük ve yaklaşık bir hafta sonra nefes darlığına yol açar. Bazı hastalarda boğaz ağrısı ve burun akıntısının da olduğu görülmüş. Hastalık genellikle orta-ağır bir klinik seyir gösteriyor. Ağır hastalanan ve ölen kişilerin büyük kısmı ileri yaştaki, 65 yaş üzeri, altta yatan hastalıkları (akciğer hastalıkları, organ yetmezlikleri, kanser, diyabet, bağışıklık baskılayan hastalıklar) olan kişilerden oluşuyor. Genç sağlıklı erişkinlerde hastalık nispeten hafif seyrediyor.
Hastalık nasıl bulaşır?
Yeni koronavirüsün, diğer koronavirüsler gibi solunum salgıları ile bulaştığı düşünülüyor. Hasta kişilerden öksürük, hapşırık, gülme, konuşma sırasında çevreye saçılan virüs içeren solunum salgısı damlacıkları, sağlam kişilerin mukozalarına temas ederek bu kişilerin hastalanmasına neden oluyor. Hastalığın bu şekilde insandan insana bulaşması için yakın temas (1 metreden yakın) gerekiyor. Sağlık çalışanının hastalarla temas sonucunda hastalandığı, hayvan marketini hiç ziyaret etmeyen kişilerde de hastalık gelişmesi gibi bulgular
2019-nCoV’nin insandan insana bulaşabildiğinin göstergesi olsa da halen bulaştırıcılığın ne ölçüde olduğu bilinmiyor. Salgının nasıl seyredeceğini belirleyen en önemli faktör virüsün insandan insana ne kadar kolay bulaşabildiği ve gerekli önlemlerin ne kadar başarıyla alınacağıdır. Bugünkü bilgiler ışığında 2019-nCoV’nin gıdalarla (et, süt, yumurta vb.) bulaşmadığı söylenebilir.
Bulaştığı herkesi öldürür mü?
Hayatını kaybeden vakaların büyük çoğunluğu kronik hastalığı olan 65 yaş üstü kişiler ya da bağışıklığı düşük kişiler olduğu görülmekte, şu andaki salgında ölüm oranı yüzde 3 civarında. Kronik akciğer, diyabet hastaları, başka türlü organ sorunları olanlar, kemoterapi alanlar ya da başka sebeplerle vücut direnci düşenler ve uyuşturucu kullananlar daha fazla risk altında. Bu kişilerin mümkün olduğu kadar dikkatli olması gerekir.
İnsandan insana geçme kabiliyeti her an değişebilen, her an artabilen, insan genetik yapısını tehdit eden bir virüs, o yüzden sakıncalı. Salgın büyüyebilir ve ölüm oranı artabilir.
Çin’den yeni gelen kişilerle temasta dikkatli olunmalı, ama bütün Çinliler virüslü olmadığını bilmemiz lazım, özellikle uzun süredir Çin’e gitmemiş kişiler.
Hastalığın tedavisi var mı?
Bugün için koronavirüslere etkili olduğu gösterilmiş ilaç yok. Bu nedenle hastalara şikayetlerini azaltacak ve varsa bozulan organ fonksiyonlarını destekleyecek tedaviler verilmektedir. Ülkemizde son 14 gün içinde Çin’e bizzat seyahat etmiş olan veya seyahat etmiş biriyle yakın teması olan kişiler, ateş, öksürük, solunum sıkıntısı gibi belirtileri olursa mutlaka en yakın sağlık kuruluşuna başvurmalıdırlar.
Virüsten korunmanın yolları neler?
- Koronavirüsü teşhisi konulmuş hasta kişilere bir metreden daha fazla yaklaştığımız an bulaşabilir. Hasta olan kişilere mümkün olduğunca yaklaşılmamalı. Bunu önlemek için hasta kişilerin, mümkün olduğunca toplum içine çıkmaması, çıkmak zorunda kalırsa da maske takması gerekir.
- Çok fazla tokalaşmaktan ve sarılmaktan kaçınılmalı.
Dışarıdaki etkenlerden önleme yöntemleri
- Öksürdüğümüz ya da hapşurduğumuz zaman yanımızda mendil yoksa kolumuzun içine hapşurmalı ya da öksürmeliyiz. Bu sadece koronavirüsü için değil aynı zamanda diğer soğuk algınlığı ve grip için de bir koruma yöntemi.
- El hijyeni çok önemli. Dışarıdan eve gelir gelmez mutlaka ellerimiz yıkamalıyız. Mümkün olduğunca sabun ve bol su ile, parmak aralarını, elin üst kısmını, avuç içini yıkamak ve ardından kurulamak gerekiyor. Sadece sudan geçirmek olmaz.
- Gün içinde dışarıda kaldığımız sürede yanımızda su gerektirmeyen el dezenfektanları bulundurmamız gerekir. Metroda, otobüslerde yolculuk yaparken markette alışveriş yaparken işimizi bitirdiğimiz an dezenfektanları kullanmakta fayda var.
Kamusal alanlardaki tedbirler
- Sık sık havalandırılmalı.
- Yüzey temizliğine önem verilmeli. Günde 2 kere siliniyorsa bu sayı iki katına çıkartılmalı. Bu ev için de geçerli.
- Bu yerlerde el dezenfektanları bulundurulmalı.
Hemen hastaneye gitmeli
- Grip ve nezle hastalığının belirtilerinin yanında herhangi bir hastalığı olmayan genç kişiler nefes darlığı çektiği an doktora başvurmalı.
- Kanser, böbrek hastası, kalp nakli olan, bağışıklık sistemini baskılayan tedavi alanlar ise normal grip belirtilerinde bile hemen hastaneye gitmeli.
Maske kullanımına dikkat
Sağlık Bakanlığı hasta olmayan kişilerin maske takmasına gerek olmadığını açıkladı. Maske takmanın “yalancı bir güvenlik hissine” yol açabilir. Maske taktığı için ‘tamam ben korunuyorum’ algısı oluşuyor. Hasta olanların maske takması öneriliyor. Hasta olmayanların ise maske takmadan önce yukarıdaki gerekli tedbirler alması daha önemli.
Her geçen gün giderek yayılmaya devam eden virüs için henüz bir ilacın bulunmadığını bilmemiz gerek. Yanlış bilgilendirmeden kaçınalım. Sağlık Bakanlığının, Dünya Sağlık Örgütünün alınması gereken önlemlere ilişkin hazırladığı broşürleri dikkate alalım. Panik yapmadan, gerekli önlemlerimiz almaya çaba gösterelim.